7 Aralık 2016 Çarşamba

ÖZLÜ SÖZLER

İşinde ve sözünde doğruluktan ayrılma. Hak doğruların yardımcısıdır.
(Ali Fuad Başgil)

ÖZLÜ SÖZLER

Ya söyleyecek sözü olmalı insanın ya da susacak edebi.
Hz. Ebubekir (ra)

ÖZLÜ SÖZLER

"Zulme karşı tek başına olsan dahi YÜRÜYECEKSİN."
Hz. Ömer (ra)

FATİHA SURESİ

fatiha suresi, fatiha, fatiha arapça, fatiha zinciri
Peygamber Efendimiz (sas) "Fatiha Suresi her derde devadır."
buyurmuştur.
Hastalarımız için, sıkıntısı, derdi olan tüm kardeşlerimiz için, şehitlerimiz için ve tüm İslam Alemi için bir Fatiha okuyalım ve başkalarının da okumasına vesile olmak için lütfen PAYLAŞALIM...
Fatiha Suresi Arapça (Latin Harf)
1. Bismillahirrahmânirrahîm.
2. Elhamdulillâhi rabbilalemin
3. Errahmânirrahim
4. Mâliki yevmiddin
5. İyyâke na'budü ve iyyâke nesteîn
6. İhdinassiratel mustakim
7. Sırâtellezine enamte aleyhim gayrilmağdubi aleyhim veleddâllîn
Fâtiha Suresi (Diyanet Vakfı Meali)
1. Rahmân (ve) rahîm (olan) Allah'ın adıyla.
2. Hamd (övme ve övülme), âlemlerin Rabbi Allah'a mahsustur.
3. O, rahmândır ve rahîmdir.
4. Ceza gününün mâlikidir.
5. (Rabbimiz!) Ancak sana kulluk ederiz ve yalnız senden medet umarız.
6. Bize doğru yolu göster.
7. Kendilerine lütuf ve ikramda bulunduğun kimselerin yolunu; gazaba uğramışların ve sapmışların yolunu değil!

CAHİLLİK

tokat, şamar, çocuk çizim, baba, oğul
"Her münakaşanın temelinde birisinin cahilliği yatar."
(Louis D. Brandeis)

4 Aralık 2016 Pazar

İSLAM'IN GEREĞİ...

fatih, fatih sultan mehmet, sultan mehmet, istanbul fatihi, 1453
“İnsanlara 'dinin ne? namazın var mı? oruç tutuyor musun?' gibi; Allah’ın soracağı sorular sormayacaksınız.! İnsanlara 'aç mısın? ne ihtiyacın var? bir sorunun var mı?' gibi; kulun, kula soracağı sorular soracaksınız.!”
(Fâtih Sultan Mehmed Hân)


2 Aralık 2016 Cuma

SABREYLE

güvercin, zeytin, gökyüzü, dikenli tel,
"Deme şu niçin şöyle, Yerindedir o öyle, Bak sonunda sabreyle,
Mevla görelim neyler, Neylerse güzel eyler..."
(Erzurumlu İbrahim Hakkı)

1 Aralık 2016 Perşembe

ÖZLÜ SÖZLER

Vebal nedir bilir misiniz?
Hak etmeyenlere makam mevki vermektir.

(Fatih Sultan Mehmet)
çiçek, solgun çicek, kuru çicek, defter, kitap,
SOLGUN ÇİÇEK...

Hak dostlarından Üftâde Hazretleri, bir gün müridleriyle bir kır sohbetine çıkar. Emri üzerine bütün dervişler, kırın rengârenk çiçeklerle bezenmiş yerlerini dolaşarak hocalarına birer demet çiçek getirirler. Ancak Aziz Mahmud Efendi’nin elinde sapı kırılmış, solgun bir çiçek vardır yalnızca…
Diğer müridlerin neşeyle elindekileri takdiminden sonra, Aziz Mahmud Efendi, boynunu bükerek bu kırık ve solmuş çiçeği üstadına takdim eder.

Üftade Hazretleri, diğer müridlerini de irşad maksadıyla, onların meraklı bakışları arasında, sanki işin sır ve hikmetinden bi-habermiş gibi sorar:

“-Evladım Mahmud! Herkes demet demet çiçek getirdiği halde, sen niçin sapı kırık, solgun bir çiçek getirdin?”

Kadı Mahmud edeple başını öne eğerek cevap verir:

“-Efendim! Size ne takdim etsem azdır. Lâkin hangi çiçeği koparmak için elimi uzattıysam onu “Allah, Allah!” diyerek Rabbini zikreder bir halde buldum. Gönlüm onların zikirlerine mani olmaya razı gelmedi. Ben de çaresiz, elimdeki, zikrine devam edemeyen, şu solgun çiçeği getirmek zorunda kaldım…”

(Osman Nûri Topbaş, Hak Dostlarının Örnek Ahlakından-2, Erkam Yay.)

29 Kasım 2016 Salı

28 Kasım 2016 Pazartesi

ÖZLÜ SÖZLER

"Dilini tut ve bil ki, dil yarası bıçak yarasından daha vahimdir."
(Prof. Ali Fuat Başgil)

ÖZLÜ SÖZLER

"Biz toprakları değil gönülleri fethetmeye gidiyoruz."

(Fatih Sultan Mehmet)

ALTIN TOP...

salıncak, bebek, sarışın bebek, kedi, altın, altın top, hikaye
ALTIN TOP...

Zengin bir ailenin fakir bir komşusu varmış. Evlerindeki saadetin dalgalanmaları, zengin ailenin duvarlarını aşarak kulaklarına kadar ulaşırmış. Akşam olunca, fakir ailenin evindeki gülme ve saadeti duyunca zengin komşu gıpta edermiş. bir gün karısına demiş ki:

- Biz bu kadar zengin olduğumuz halde neden neşemiz yok? Sen yarın fakir komşunun hanımından sor bakalım, saadetlerinin sebebi ne ise, biz de onlar gibi saadete nail olmaya çalışalım.

Kadın sabah olunca fakir komşuyu ziyarete giderek, konuşma sırasında evlerindeki saadetin sebebinden sual açmış, fakir komşunun hanımı demiş ki:

- Bizim küçük bir altın topumuz var. Akşam olunca ben efendime o da bana altın topu atarak oynar eğleniriz.

Akşam olunca zenginin karısı meseleyi kocasına nakletmiş. Adam ertesi gün bir kuyumcuya giderek altın bir top sipariş etmiş. Topu aldığı günün akşamı karısı ile karşı karşıya oturup, altın topu birbirlerine atmaya başlamışlarsa da, hayal ettikleri neşe bir türlü doğmamış… Hatta madeni topun ağırlığı sebebeiyle canları yanmış; sert atışlar yüzünden topun isabet ettiği vücutları, yer yer morarmış. Sabah olur olmaz zenginin karısı, alelacele fakirin ailesinden sual etmiş:

- Biz senin dediğin altın topu yaptırdık, fakat neşelenemedik, demiş. Fakir komşu:

- A komşum, o bildiğin gibi top değil. Sarı saçlı masum bakışlı bir yavrumuz var. biz ona “ALTIN TOP” diyoruz. akşam olunca kah benim kucağıma, kah babasına koşar ve bizi eğlendirir. Onunla meşgul olurken yorgunluğumuzu unutur, neşeleniriz, cevabını vermiş...

"Binaya konulan harç, nasıl tuğlaları birbirine kaynaştırır ise, evlat da karı ve kocayı birbirine bağlar."

(Kaynak: hikayeler gen)

26 Kasım 2016 Cumartesi

25 Kasım 2016 Cuma

24 Kasım 2016 Perşembe

ŞİİR

Ya Allah'a baş eğer,
hiç kimseye eğmezsin;
Ya herkese baş eğer,
Hiç bir şeye değmezsin.

(Necip Fazıl Kısakürek)

23 Kasım 2016 Çarşamba

ŞİİR (ÖNKUZU)

Önkuzu hey! Önkuzu!
Önde gider Önkuzu.
Bu bayrak düşmez yere,
Ölmedikçe sonkuzu!
Dursun adı... Dursun adı...
O gitti, dursun adı.
Dillerde türkü olsun,
Yürekte vursun adı!
(Niyazi Yıldırım Gençosmanoğlu)

AÇIKLAMA

Değerli arkadaşlar, ben Ülkücü Camia'da yetişmiş Türk-İslam Ülküsüne inanan birisiyim. Kendimi, fikirlerimi ifade etmekten hiçbir zaman çekinmedim gizlemedim. İçinde İslam olmayan kuru bir milliyetçiliğe hep karşı çıktım, Allah ve Resulü (sas)'ne inanan herkesi kardeşim bildim. Bu düşüncelerim dünde böyleydi, bu günde böyle, inşaAllah yarın da böyle olacak, Hangi camiadan olursa olsun Allah ve Resulü (sas)'ne inanan herkesi hep kucakladı ve yine kucaklamaya devam edeceğim.
Yıllardır, doğru olanı destekledim yanlış olanı eleştirdim iktidarda olsa kendi camiamızın önde gelenleri de olsa eleştiri gerekiyorsa eleştirdim. Düşüncelerimi açıkça savundum. Ancak bu süreçte yıllardır birlikte çalıştığımız kişilerin bile ne olur ne olmaz diye sosyal medya hesaplarından çıkarttığını hatta engellediğini üzülerek gördüm. İsim belirtmeyeceğim o yalaka şahsiyetsizler kendilerini iyi bilirler. Ama şunu söyleyim yarın yalakalık yaptığınız noktalarda umduğunuzu bulamayınca bize dönüp tekrar yanasmaya arkadaş, kardeş, abi, demeye çalısmayın zira ortalıkta bişi yokken böyle davrananlar gerçek bir sıkıntıyla karşılaşınca zaten hemen satarlar. Allah bize böyle tipleri tanıma imkanı verdi diye düşünüyorum.
Sosyal medyada bulunma amacım Dinimize Vatanımıza Milletimize hizmet etmek. Yine bu amaçla çalışmaya faydalı olmaya devam edeceğim İnşaAllah.
Böyle bir açıklama yapmak zorunda kaldığım için ve vaktinizi aldığım için hakkınızı helal edin ama gerekiyordu. Selam ve dua ile. Allah'a emanet olun...
(Şükrü Aygün)

22 Kasım 2016 Salı

ÖZLÜ SÖZLER

“İnsanlara 'dinin ne? namazın var mı? oruç tutuyor musun?' gibi; Allah’ın soracağı sorular sormayacaksınız.! İnsanlara 'aç mısın? ne ihtiyacın var? bir sorunun var mı?' gibi; kulun, kula soracağı sorular soracaksınız.!”(Fâtih Sultan Mehmed Hân)

ZULÜM

zulüm, zulm, karakalem, kız, garip, mazlum,
"Müslüman bildiklerimiz, Müslümanlara zulmediyor,"
(Şükrü Aygün)

SESSİZ GEMİ

sessiz gemi, deniz, yağlı boya gemi, martı, şiir,
SESSİZ GEMİ Artık demir almak günü gelmişse zamandan, Meçhule giden bir gemi kalkar bu limandan.
Hiç yolcusu yokmuş gibi sessizce alır yol; Sallanmaz o kalkışta ne mendil ne de bir kol.
Rıhtımda kalanlar bu seyahatten elemli, Günlerce siyah ufka bakar gözleri nemli.
Biçare gönüller. Ne giden son gemidir bu. Hicranlı hayatın ne de son matemidir bu.
Dünyada sevilmiş ve seven nafile bekler; Bilmez ki, giden sevgililer dönmeyecekler.
Bir çok gidenin her biri memnun ki yerinden. Bir çok seneler geçti; dönen yok seferinden.
YAHYA KEMAL BEYATLI

21 Kasım 2016 Pazartesi

ÖZLÜ SÖZLER


Mevzu VATANSA, hepimiz ÖLELİM...
Mevzu MAKAMSA, hepiniz ÖLÜN...

HER KOYUN KENDİ BACAĞINDAN ASILIR...

koyun, kuzu, doğa, yeşillik, mera

Behlül Dânâ Hazretleri, çarşıda, pazarda halk içinde dolaşırken insanlara nasihat eder, yanlış hareketlerden sakındırmak için onları ikaz ederdi. İkazları bazı insanların damarlarına dokunuyor, gururları inciniyordu. Bir gün, halka, doğru yolu göstermek için söylediği sözlerden rahatsız olanlar, Hârûn Reşîd’e gidip Behlül Dânâ Hazretlerini şikâyet ettiler: 

Sultanım, bizim yaptıklarımızın ona ne zararı var? Bizi kendi hâlimize bıraksın. Bizi ikaz edip durmasın. Sonra her koyun kendi bacağından asılır.” Bu şikâyetler üzerine Hârûn Reşîd, Behlül Dânâ’yı çağırtıp halkın istediğini bildirdi. Behlül Dânâ hiç sesini çıkarmadan sarayı terk etti. Birkaç koyun alıp kesti, bacaklarından mahallenin köşe başlarına astı.

Câhil insanlar, hikmetini anlayamadıkları, sırrını çözemedikleri söz ve hareketleri gördüğü birine hemen “deli” damgası vururlar. Behlül Dânâ’nın bu hareketini de anlayamayan halk gülerek şöyle dedi:

“Deliden başka ne beklenir, yaptığı işler hep böyle zaten!”

Aradan günler geçtikçe, asılan hayvanlar kokuyor, bundan ise bütün mahalle zarar görüyordu. Bozulan etlerin kokusundan durulmaz hâle gelince, aynı şahıslar, Hârûn Reşîd’e gidip durumu anlattılar:

“Yâ Emîrü’lMü’minîn! Behlül’ün astığı koyunların kokusundan duramıyoruz. Bizi çok rahatsız ediyor. Şuna söyleyin de, onları astığı yerden kaldırsın!”

Hârûn Reşîd, Behlül’ün böyle bir hareketi neden yaptığını merak ediyordu. Hem halkın şikâyetini bildirmek, hem de böyle yapmasının sebebini öğrenmek için Behlül Dânâ’yı saraya çağırttı. Behlül gelince, Hârûn Reşîd sordu:

“Yâ Behlül! Mahalleye astığın koyunların kokusundan halk çok rahatsız oluyor. Böyle bir şeyi neden yaptın?”

Behlül Dânâ Hazretleri şu cevabı verdi:
“Ey mü’minlerin emîri! Ben bir şey yapmadım! Sadece her koyunu kendi bacağından astım. Fakat görülüyor ki, her koyun kendi bacağından asılsa da bütün çevreyi rahatsız ediyor, herkese zarar veriyor. Bir kötünün zararı sadece kendine olmuyor, herkese zarar veriyor. İnsanların bunu anlaması için böyle yaptım. Herhalde anlamışlardır!”

Şikâyete gelenler hatâlarını anladılar. Bir daha Behlül’ün nasihat ve ikazlarına itiraz etmediler.

(kaynak:irfantakvimleri)

dua

Allah'ım, Seher vakti istiğfar edenler hürmetine zulüm gören Müslümanlara yardım eyle, zalimlere hainlere fırsat verme.
(Amin)

dua

Güzel Ülkemi Sen Koru Allah’ım…

ÖZLÜ SÖZLER

"Adalet için en büyük talihsizlik, devleti idare edenlerin zalimliğidir."
Hz. Ali (ra)

ATASÖZÜ

Ağılda oğlak doğsa ovada otu biter.
(Atasözü)

ATASÖZÜ

"Adam adamdır, olmasa da pulu;
eşek eşektir, olmasa da çulu."

(Atasözü)