Güzel Şiir etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Güzel Şiir etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

29 Mart 2016 Salı

BAYRAK

"Bayrakları bayrak yapan, üstündeki kandır, toprak, eğer uğrunda ölen varsa, vatandır."
(M. Cemal Kuntay)

25 Mart 2016 Cuma

BAYRAK


BAYRAK
Ey mavi göklerin beyaz ve kızıl süsü, Kız kardeşimin gelinliği, şehidimin son örtüsü, Işık ışık, dalga dalga bayrağım! Senin destanını okudum, senin destanını yazacağım.
Sana benim gözümle bakmayanın Mezarını kazacağım. Seni selâmlamadan uçan kuşun
Yuvasını bozacağım.
Dalgalandığın yerde ne korku, ne keder...
Gölgende bana da, bana da yer ver. Sabah olmasın, günler doğmasın ne çıkar: Yurda ay yıldızının ışığı yeter.
Savaş bizi karlı dağlara götürdüğü gün
Kızıllığında ısındık; Dağlardan çöllere düştüğümüz gün Gölgene sığındık.
Ey şimdi süzgün, rüzgârlarda dalgalı;
Barışın güvercini, savaşın kartalı Yüksek yerlerde açan çiçeğim. Senin altında doğdum. Senin dibinde öleceğim.
Tarihim, şerefim, şiirim, her şeyim:
Yer yüzünde yer beğen! Nereye dikilmek istersen, Söyle, seni oraya dikeyim!
(Arif Nihat Asya)

22 Mart 2016 Salı

EDEB

Edeb, erkâna bağlıdır, ayağımız başımız,
Güllerden koku almıştır, toprağımız taşımız.
Soframızda bulunan, lokmalar hep helâldir,
Yiyenlere nûr olur, ekmeğimiz aşımız.

(Hacı Bektaş-ı Veli)

21 Mart 2016 Pazartesi

İSTİKLAL

Hakkıdır, hür yaşamış, bayrağımın hürriyet;
Hakkıdır, Hakk'a tapan, milletimin istiklal.
Mehmet Akif ERSOY

17 Mart 2016 Perşembe

ALLAH'A BAŞ EĞMEK

Ya Allah'a baş eğer,
hiç kimseye eğmezsin;
Ya herkese baş eğer,
Hiç bir şeye değmezsin.

(Necip Fazıl Kısakürek)

2 Mart 2016 Çarşamba

YAR

"Kime Yâr dediysek; O Yâr açtı Yarayı...
Belli ki Gerçek Sevenimiz Yoktur, ALLAH'tan Gayrı...!"

(Necip Fazıl Kısakürek)

27 Şubat 2016 Cumartesi

NAMAZ

“Müslüman'ım diyen kişi, şartı nedir bilse gerek.
Tanrının buyruğun tutup beş vakit namazını kılsa gerek”

(Yunus Emre)

31 Ocak 2016 Pazar

VATAN SEVGİSİ

Anadolu alt üst olurken, seyre bakıp öyle durma.
Bir gün, vatansız serseri olacaksın, kendi yurdunda!
(Mehmet Akif Ersoy)

26 Ekim 2015 Pazartesi

Asım'ın Nesli...

...Asım'ın nesli...diyordum ya...nesilmiş gerçek: 
İşte çiğnetmedi nâmusunu, çiğnetmiyecek. 
Şühedâ gövdesi, bir baksana, dağlar, taşlar... 
O, rükû olmasa, dünyâda eğilmez başlar, 

Vurulup tertemiz alnından, uzanmış yatıyor,
Bir hilâl uğruna, yâ Rab, ne güneşler batıyor!
Ey, bu topraklar için toprağa düşmüş asker!
Gökten ecdâd inerek öpse o pâk alnı değer.
Ne büyüksün ki kanın kurtarıyor tevhidi...
Bedr'in arslanları ancak, bu kadar şanlı idi.
Sana dar gelmiyecek makberi kimler kazsın?
'Gömelim gel seni tarihe' desem, sığmazsın.
Herc ü merc ettiğin edvâra da yetmez o kitâb...
Seni ancak ebediyyetler eder istiâb.
'Bu, taşındır' diyerek Kâ'be'yi diksem başına;
Ruhumun vahyini duysam da geçirsem taşına;
Sonra gök kubbeyi alsam da, ridâ namıyle,
Kanayan lâhdine çeksem bütün ecrâmıyle;
Mor bulutlarla açık türbene çatsam da tavan,
Yedi kandilli Süreyyâ'yı uzatsam oradan;
Sen bu âvizenin altında, bürünmüş kanına,
Uzanırken, gece mehtâbı getirsem yanına,
Türbedârın gibi tâ fecre kadar bekletsem;
Gündüzün fecr ile âvizeni lebriz etsem;
Tüllenen mağribi, akşamları sarsam yarana...
Yine bir şey yapabildim diyemem hâtırana.
Sen ki, son ehl-i salibin kırarak savletini,
Şarkın en sevgili sultânı Salâhaddin'i,
Kılıç Arslan gibi iclâline ettin hayran...
Sen ki, İslam'ı kuşatmış, boğuyorken hüsran,
O demir çenberi göğsünde kırıp parçaladın;
Sen ki, rûhunla beraber gezer ecrâmı adın;
Sen ki, a'sâra gömülsen taşacaksın...Heyhât,
Sana gelmez bu ufuklar, seni almaz bu cihât...
Ey şehid oğlu şehid, isteme benden makber,
Sana âğûşunu açmış duruyor Peygamber.


Mehmet Akif Ersoy

Kırık Mızrab Ya Muhammed (sav)


Kırık Mızrab Ya Muhammed (s.a.v)

Şimdi seni ananlar,
Anıyor ağlar gibi,
Ey Yetimler Yetimi,

Ey Garibler Garibi,
Düşkünlerin kanadıydın,
Yoksulların sahibi...
Nerde kaldın Ey Rasul,
Nerde kaldın Ey Nebi.
Günler ne günlerdi Ya Muhammed
Çağlar ne çağlardı?
Daha dünyaya gelmeden,
Mü'minlerin vardı.
Ve bir gün ki gaflet,
O, Çöller kadardı,
Halime'nin kucağında,
Abdullah'ın yetimi,
Amine'nin emaneti ağlardı!
Hatice'nin goncası
Aişe'nin gülüydü,
Ümmetinin göz bebeği,
Göklerin Rasulüydün
Elçi geldin, elçiler gönderdin,
Ruhunu Allah'a
Elini ümmetine verdin
Beçiğin, yurdun yuvan...
Mekke de bunalırsan
Medine'ye göçerdin
Vicdanlar sakat çıkmadan,
Ya Muhammed yarına
İyiliklerle gel, güzelliklerle gel,
Adem oğullarına!
Gel Ey Muhammed bahardır.
Dudaklar ardına saklı, aminlerimiz vardır,
Hac'dan döner gibi gel, Miraç'dan iner gibi gel,
Bekliyoruz yıllardır...


(Arif Nihat Asya)

20 Ekim 2015 Salı

Zulmü Alkışlayamam.!

bayrak, türk bayrağı, mehmet akif ersoy, kalem, kara kalem,
Zulmü alkışlayamam, zalimi asla sevemem; 
Gelenin keyfi için geçmişe kalkıp sövemem. 
Biri ecdadıma saldırdımı, hatta boğarım! ... 
-Boğamazsın ki! 
-Hiç olmazsa yanımdan kovarım. 
Üçbuçuk soysuzun ardından zağarlık yapamam; 
Hele hak namına haksızlığa ölsem tapamam. 
Doğduğumdan beridir, aşığım istiklale; 
Bana hiç tasmalık etmiş değil altın lale! 
Yumuşak başlı isem, kim dedi uysal koyunum? 
Kesilir belki, fakat çekmeye gelmez boyunum! 
Kanayan bir yara gördüm mü yanar ta ciğerim, 
Onu dindirmek için kamçı yerim, çifte yerim! 
Adam aldırmada geç git! , diyemem aldırırım. 
Çiğnerim, çiğnenirim, hakkı tutar kaldırırım! 
Zalimin hasmıyım amma severim mazlumu... 
İrticâın şu sizin lehçede ma'nâsı bu mu?
(Mehmet Akif Ersoy)