Namaz etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Namaz etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

13 Aralık 2023 Çarşamba

GÜNÜN AYETİ

 Cenâb-ı Hak buyuruyor:

Bismillahirrahmanirrahim 

“(Rasûlüm!) Sana vahyedilen Kitab'ı oku ve namazı kıl. Muhakkak ki, namaz, hayâsızlıktan ve kötülükten alıkoyar. Allah'ı anmak elbette (ibadetlerin) en büyüğüdür. Allah yaptıklarınızı bilir.” (Ankebût, 45)

19 Temmuz 2023 Çarşamba

DİNİ HİKAYE - KISSA

Behlül Dânâ Hazretleri, yol üzerindeki bir vîrânenin yıkılmak üzere olan eğilmiş duvarına bakıp sık sık âkıbetini tefekkür ederdi. Yine bir gün derin bir tefekkürle orayı seyrederken duvar âniden çöküverdi. Bu hâdise Behlül Dânâ Hazretleri'ne gözle görülür derecede büyük bir sürûra vesîle oldu. Onun bu büyük sevincine mânâ veremeyen insanlar, merakla ondaki bu değişikliğin sebebini sordular, Behlül Dânâ Hazretleri onlara şu cevabı verdi:

"-Duvar meyilli olduğu tarafa yıkıldı!"

Hazretin az evvelki sevincine bir türlü akıl erdiremeyen insanlar, Behlül Dânâ'nın bu sözleriyle iyice şaşkınlaştı. Bu ifâdelerle onun neyi kastettiğini anlayamadıklarından bu defa:

"-Peki bunda şaşılacak ne var?!" diye sordular. O ise insanlara, derin tefekkürün bir neticesi olan şu hikmetli cevabı verdi:

"-Mâdem ki dünyadaki her şey nihâyetinde meylettiği tarafa yıkılıyor, benim de meylim Hakk'a doğrudur, o hâlde ben de ölünce -inşâallah- Hakk'a varırım. Ey ahâlî, rükû ve secdelerimizle Hakk'a meylimizi her an artırmaya gayret edelim ki başka yönlere yıkılmayalım!" (Osman Nûri Topbaş, Gönül Yolculuğumuz, Erkam Yay.)

13 Ekim 2022 Perşembe

NİYE HEP TAKKE DÜŞÜNCE KEL GÖRÜNÜR?

NİYE HEP TAKKE DÜŞÜNCE KEL GÖRÜNÜR,OSMAN YAZICI,orjinal içerik,takke,namaz takkesi,hac,umre,namaz,günah,sevap,emekli,EYT,zekat,oruç,kalime-i şehadet,ahir zaman,lafzı Cemil,dinlenme
NİYE HEP TAKKE DÜŞÜNCE KEL GÖRÜNÜR?

İslam'ın ilk şartı ihtiyarlığa şehadet getirerek hacca gitmektir. Niye mi?

Zira "Namaza ne zaman başlayacaksın? Günahları ne zaman terk edeceksin" diye sorduklarında "Daha genciz. Hele yaşlanalım. Emekli olalim. Hacca gidelim de ondan sonra" diye cevap veririz. Yani belimiz bükülmeyden rüku, gözümüz toprağa bakar hâle gelmeden secde bilmeyiz. Ağzımızda diş kalmadan oruç tutmaz, bedenimizde servetimizi harcayacak iş kalmadan zekât vermeyiz... Vesaire vesaire...

Yani saçlarımız gürken takke tutmaz kafamız. Bu yüzden olsa gerek, hep takke düşünce kel görünür. Bilmeyiz ki, müslümanlığı Kelime-i Şehadetle bir kere "ihtiyar edenin" (İhtiyar etmek: Arapca seçmek) İslam'ı ikinci kez "ihtiyar etmeye" hakkı yoktur. Zira Allah-u Teala Hazretleri "Sana ölüm gelinceye kadar Rabbine ibadet et" buyurur.

Başa dönüp "böyle bi hac kabul olur mu? sorusuna
cevap vermek haddimize değil ama "olan ÖMRE oluyor" demekten de kendimizi alamıyoruz.

Sonra da çıkıp diyoruz ki bu ümmetin gözü niye hep YAŞLI... "DİNlenmeyi" emekli olduktan sonraki hayatın "dinlenme" çağına ertelediğimiz için de emeklemekten öteye geçemiyoruz hâliyle.

"AHİR ZAMAN MÜSLÜMANLIĞI" tam da bu olsa gerek. Efendim kimseyi kınamıyoruz. Sözümüz zaten nefsimize. Sadece hayatın üzerinde son "kul"lanma tarihinin yazmadığına dikkat çekmek istedik. Ya biz "kul"lanmadan hayatımızın kullanım tarihi sona ererse... Allah muhafaza...

Genç Farsça "hazine" demek. Ne mutlu! Hazinesini "İKİ ALTI"NIN* rızasıyla değişene. Arşın gölgesine geçene...

Gençlere hazine dediğimiz için ihtiyarlarımız alınmasın. Zira ihtiyar Arapça "seçkin" demektir. Ne mutlu!Tövbenin YAŞLI gözlerine... Yeniden Âdem adını seçene...
Osman YAZICI

*İKİ ALTI: Allah Lafz-i Celalinin ebcet değeri 66'dır. Yani 66 "İKİ ALTI"NIN ifadesidir.
 

1 Ocak 2022 Cumartesi

11 Kasım 2019 Pazartesi

ŞEYTANIN HÜSRANI

şeştan, hüsran, azap, cehennem, ateş, duman, dini hikaye, dini kıssa, Resulullah, peygamber, namaz, namazın önemi, hile, tuzak,

Sâbit el-Bünânî şöyle der;

“Resûlullah (sas) peygamber olarak gönderilince, iblis şeytanlarına,

‘Önemli bir hadise gerçekleşmiş araştırın bakalım nedir?’ der.

Şeytanlar her tarafı araştırırlar ve,

‘Ne olduğunu anlayamadık’ derler.

İblis,

‘Ben şimdi ne olduğunu öğrenirim’ diyerek gider, sonun da şöyle der:

‘Allah (cc), Muhammed’i (sas) peygamber olarak görevlendirmiş!’

İblis, bundan sonra şeytanlarını sahabelere göndermeye başlar. Fakat her seferinde şeytanlar elleri boş olarak dönerler ve;

‘Bunlar gibisini şimdiye kadar hiç görmedik. Onları tuzağa düşürüyoruz, sonra kalkıp namaz kılıyorlar ve günahlardan kurtuluyorlar’ der.”

10 Nisan 2019 Çarşamba

22 Şubat 2019 Cuma

KARİKATÜR (NAMAZ VE DİZİLER)

karikatür, namaz, yatsı namazı, namazda huşu, namazda hassasiyet, diziler, diziler ve topluma zararları
Günümüzde namazlara verdiğimiz önem ve dizilerin toplumumuza etkileri güzel anlatılmış. :( Allah sonumuzu hayır eylesin. (Amin) :(

7 Şubat 2019 Perşembe

AŞK (LEYLA MECNUN MEVLA)

namaz, aşk, leyla, mecnun, Mevla, ilahi aşk, huşu, namazda huşu, kıssa, dini hikaye,
Mecnun namaz kılan birinin önünden geçer...ADAM: "Ey Mecnun beni görmüyor musun da namaz kılarken önümden geçiyorsun?" 
MECNUN: "Be adam ben Leyla'yı düşünürken seni görmedim, Sen Mevla'yı düşünürken beni nasıl gördün? "

3 Ocak 2019 Perşembe

NAMAZ NEFS MAÇ...

abdest, namaz, nefis mücadelesi, maç, derbi maç, kar yağışı, fırtına, futbol, güzel sözler, stad, anlamlı sözler, özlü sözler

Gel namaz kılalım deseler,
bu soğukta abdest mi alınır? deriz,
ama nefsimize hoş gelen bir şey varsa
soğuk falan dinlemeyiz. :(
(Şükrü Aygün)

21 Eylül 2018 Cuma

1 Nisan 2018 Pazar

sadece Allah'a teslim olalım

secde, namaz, seccade, teslimiyet, şiir, güzel sözler, özlü sözler, anlamlı sözler


Ya Allah'a baş eğer
hiç kimseye eğmezsin
Ya da herkese baş eğer
hiçbir şeye değmezsin.
(Necip Fazıl Kısakürek)

17 Mart 2018 Cumartesi

3 Ocak 2018 Çarşamba

İBADETLERDE GÖSTERİŞ

riya, gösteriş, ibadetlerde gösteriş, desinler diye yapmak, selfie, özçekim, namaz, huşu, seccade, ilim,


"İlmini, dindarlığını gösteriş olsun diye yapan kimse, harmanı biriktirip ateşe veren gibidir."
(Sadi Şirazi)

21 Aralık 2017 Perşembe

NAMAZ TESBİHATLARI

namaz, namaz tesbihatları, Allah'u Ekber, Subhan'Allah, Elhamdülillah,
NAMAZDA OKUNAN TESBİHATLARIN TÜRKÇE ANLAMLARI

►Allahü ekber---Allah en büyüktür
►Subhane rabbiye’l-Azim---Ey büyük Rabbim! seni bütün noksan sıfatlardan tenzih ederim.
►Semiallhulimen Hamideh---Allah kendisine hamd edenleri işitir.
►Rabbena leke’l –hamd---Ey Rabbimiz! Her çeşit hamd ancak sanadır.
►Sübhane rabbiye’l- ala--- Ey yüce Rabbim! seni bütün noksan sıfatlardan tenzih ederim.
►Esselamu aleykum ve rahmetullah---Allah’ın selamı üzerinize olsun.
Namaz sonrası okunan tesbihatlar…
►Allahumme ente’s-selamu ve minke’s-selam tebarek-te ya-zel celali vel ikram
Allah’ım! sen kurtuluş merciisin.Esenlik ve güvenlik sendedir.Ey azamet ve kerem sahibi Allah’ım! Senin şanın çok yücedir.
►Ala resulina Muhammedin salavat
Peygamberimiz H.Z Muhammet (s.a.s) e salavat getirin.
►Allahumme salli ala seyyidina Muhammedin ve ala ali seyyidina Muhammed
Yarabbi Muhammed aleyhisselam ve aline salat ve selam olsun.
►Subhanallahi ve’l-hamdülillahi vela ilahe illallahu vallahu ekber vela havle vela kuvvete illa billahil aliyyul azim.
Allah eksik sıfatlardan beridir.Hamd Allah’ındır.All
ah’tan başka ilah yoktur ve Allah en büyüktür.Allah’tan başkasında güç kudret yoktur.
►Subhanallah---Allah noksan sıfatlardan münezzehtir.
►Elhamdülillah---Hamd Allah’adır.
►Allahü ekber---Allah en büyüktür
►Lailahe illallahu vahdehu-la şerikeleh lehül mülkü velehüd hamdü ve hüve ala külli şey’in kadir
Eşsiz olan ve ortagı olmayan Allah’tan başka ilah yoktur.Hükümdarlık onundur, hamd onadır ve o her şeye güç yetirendir.
►Sübhane Rabbiye’l-aliyyi’l-a’le’l-vehhab
Çok bahşedenlerin en yücesi olan rabbim!Sen noksan sıfatlardan münezzehsin.
►Amin---(Duaların kabul olacagına) Ben inanıyorum güveniyorum.

18 Aralık 2017 Pazartesi

Deli mi Veli mi?

deli, veli, kalbi açık, kalp gözü açık, cami, imam, camaat, namaz, kadın, inek, aşçı, yemek, dini hikaye, kıssa, hikaye

Deli mi Veli mi belli olmaz
Delinin biri camiye girer, belli ki namaz kılacak. Ama oturmaz, meraklı ve şaşkın gözlerle etrafı süzer-dolanır. Bir oraya, bir buraya her köşeye dikkatlice bakar ve hızla çıkar gider.

Az sonra sırtında bağlanmış odunlarla tekrar gelir camiye ve tam namaza başlamak üzere olan cemaatle birlikte saf tutar. Ama sırtındaki odunlarla güç bela bitirir namazını. Eğilip kalktıkça yere düşen odunlar, çıkardığı ses vs. derken, tabii cemaat de rahatsız olmuştur bu durumdan. Nihayet biter namaz, bitmesine ama her kafadan bir ses çıkar. Herkes kıpırdanmaya, adama söylenmeye başlamıştır bile. İmama kadar ulaşır sesler, hafiften tartışmalar.

İmam aynı mahalleden, bilir az çok garibin halini, şefkatle yaklaşır meczubun yanına ve der ki:
“Oğlum böyle namaz mı olur, sırtında odunlarla, sen ne yaptın? Hem kendini hem de çevreni rahatsız ettin bak, bir daha namaz kılmaya yüksüz gel olur mu?”

Bunu duyan meczub melül-mahzun, ama manalı bir bakışla sorar

“Âdetiniz böyle değil mi?”
“Ne âdeti?!” der Hoca..

Cemaat da toplanmış, merak ve şaşkınlıkla olayı izlemektedir o sıra..

Der ki meczub bu kez:

“Hocam ben namaz kılmak için girdim camiye, şöyle kendime uygun bir yer ararken içeridekilere baktım, gördüm ki herkesin sırtında bir şeyler var. Zannettim ki adet böyledir, ben de şu odunları yüklendim geldim işte, neden kızıyorsun? Kızacaksan herkese kız, tek bana değil!

Hoca şaşırır: “Benim sırtımda da mı var?” der..

“Evet” der meczub, “Hepinizin sırtı yüklü!”..

Cemaatte ise hafiften “deli işte!” manasına,bıyık altından gülüşmeler başlamıştır. Meczub bu kez öne atılır ve tek tek cemaati işaret ederek, saf bir çocukça, heyecanla bağırır:

“Bak bunun sırtında mavi gözlü bir çocuk, bunda kocaman bir elma ağacı vardı..

Bunda kırık bir kapı, bunda bir tencere yemek, bunda kızarmış tavuk, şunun sırtında yeşil gözlü esmer bir hatun, bununkinde de yaşlı annesi vardı!..”
Sonra iki elini yanlarına salar başını sallar ve umutsuzca;

“ Boş yok, boş yok hiç!. diye tekrarlar.

O böyle söyleyince, herkes dehşet içinde şaşkınlıkla birbirinin yüzüne bakar!

Aynen doğrudur dedikleri çünkü; kimi doğacak çocuğunu düşünüyordur namazda,kimi bahçesindeki meyve ağaçlarını, biri onaracağı kapıyı, diğeri lokantasında pişireceği yemeği. Biri açtır aklında yiyeceği tavuk, birinin sırtında sevdiği kadın, diğerinde de bakıma muhtaç annesi vardır.

“Peki söyle bakalım bende ne vardı?” der, bu kez endişeyle Hoca..

O da der ki:

“Zaten en çok da sana şaştım hoca! Sırtında kocaman bir inek vardı!

Meğerse efendim, hocanın ineği hastaymış, “öldü mü ölecek mi?” diye düşünürmüş namazda…

Harâbât ehlini hor görme sakın, defineye mâlik viraneler var Bildirince bildiren, yüreği olan görüyor elbet...