fazilet etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
fazilet etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

6 Kasım 2016 Pazar

ÖZLÜ SÖZLER (BÜYÜK MİLLET)

"Bir milletin büyüklüğü, nüfusunun çokluğu ile değil, akıllı ve fazilet sahibi insanların sayısı ile belli olur."
(Victor Hugo)

21 Ekim 2016 Cuma

HZ. EBUBEKİR (RA)'İN TAKVASI

HAZRET-İ EBÛBEKR-İ SIDDÎK’IN (R.A.) TAKVÂSI

Hazret-i Ebûbekr-i Sıddîk’ın fazîletleri pek çoktur.
Resûl-i Ekrem’in birinci halîfesidir ve bütün Ashâb-ı Kirâm’ın en faziletlisidir. Fazîlet, iffet, takvâ ve güzel ahlâkça hepsinden üstündür.
Beytülmâlden (devlet hazînesinden) takdir olunan nafaka ile orta hâlde bulunan biri gibi geçinirdi. Vefatında hiç nakit mevcudu bulunmadı.
Devlet mallarından yanında bir köle ile bir deve vardı ve kendisine Beytülmâlden bir de kaftan verilmişti. Ölümü yaklaştığında kızı müminlerin annesi Âişe radıyallâhu anhâ hazretlerini çağırmış ve: “Biz halîfe olduğumuzdan beri Müslümanlar’ın yedikleri gibi yemekler yedik ve giydikleri gibi elbiseler giyindik. Bu köle ve deve ile kaftan, beytülmâlindir. Biz, Müslümanlar’ın ihtiyaçları ile meşgul iken onlardan faydalanırdık. Vefâtımda üçünü de Ömer’e gönder” buyurmuştur.
Vefat ettiği zaman Hazret-i Âişe, onları Hazret-i Ömeru’l-Fârûk’a gönderdi. Hazret-i Ömer, Abdurrahman bin Avf ile otururken bir köle ve bir deve ile bir de kaftan üçü getirilince Hazret-i Ömer:
“Ya Ebâbekir! Kendinden sonra gelenleri zahmete soktun, müşkil mevkiye koydun” diyerek ağlayıp gözlerinden yaş dökerken: “Alın bunları beytülmâle teslim edin” dedi.
Abdurrahman bin Avf (r.a.) dedi ki:
“Sübhanallah! Bunları müsadere mi edeceksin? Bir köle ve bir deve ile beş dirhemlik bir eski kaftanın ne değeri var? Emretsen de onları geri çevirsinler.”
Hazret-i Ömer (r.a.): “O, benim zamanımda olamaz. Ebûbekir, onların beytülmâle verilmesini emretmiş. Ben, ona tâbi olurum. Onun izine basıp giderim” dedi.
Hazret-i Ömer, her hâlükârda Hazret-i Sıddık’ın hâl ve gidişatına uygun hareket etmiştir.

(Hz. Ebubekr-i Sıddîk, Çamlıca B.Y.)

3 Ekim 2016 Pazartesi

MUHARREM AYI ve AŞURE GÜNÜ


MUHARREM AYI ve AŞURE GÜNÜ’NÜN FAZİLETİ “Allah’ın ayı” olan Muharrem, Hicri haram aylardan (Muharrem, Recep, Zilkade, Zilhicce) biridir. Muharrem ayının en kıymetli günü ise Aşure günü’dür. (11 EKİM 2016 Salı, Sonraki yıllarda Miladi takvime göre tarih her yıl 11 gün öne gelir) Peygamber Efendimizin (s.a.s.) Muharrem ayı ve Aşure günü’yle ilgili Hadis-i Şerifleri: -Farz oruçtan sonraki en üstün oruç Muharrem ayında tutulandır. (Tirmizî-Müslim) -Bir zat Peygamberimize (s.a.s.) sordu: "Ramazan ayından sonra ne zaman oruç tutmamı tavsiye edersiniz?" Efendimiz (s.a.s.) “Muharrem ayında oruç tut. Çünkü o, Allah'ın ayıdır. Onda öyle bir gün vardır ki, Allah (c.c.) o günde bir kavmin tevbesini kabul etmiş ve o günde başka bir kavmi de affedebilir" buyurdu. (Tîrmizî) -Kim Zilhicce’nin son günü ve Muharrem’in ilk günü oruç tutarsa, geçen seneyi oruçla kapatmış, gelen seneyi de oruçla başlatmış olur. Çok Aziz ve çok Celil olan Allah, böyle hareket etmesini onun elli yılına kefaret eyler. (İbn-i Mace) “Her kim bir haram ay içinde Perşembe, Cuma ve Cumartesi günü peşpeşe oruç tutarsa, kendisine iki sene, diğer iki rivayette ise yedi yüz ya da dokuz yüz sene nafile ibadet sevabı verilir.” (Taberani-Deylemi- Abdülkadir-i Geylani-Suyuti- İmam-ı Gazali) -Aşure orucunun, önceki yılın günahlarına keffaret olacağını umarım. (Tirmizî) -Seleme b. El-Ekva’(r.a.) dan: Hz. Peygamber (s.a.s.) Aşure günü halka: “Kim yemek yediyse geri kalan zamanda oruç tutsun. Kim bir şey yemedi ise iftara kadar bundan sonra da yemesin” diye bildirmesi için bir kimseyi göndermiştir. (Buhari) (Ramazan orucu farz olduğunda, Aşure orucunun tutulması isteğe bağlı olmuştur.) -İbn- i Abbas (r.a.): Hz. Peygamber (s.a.s.) Medine’ye geldiğinde, Yahudileri Aşure orucunu tutar gördü ve “Bu da nedir?” buyurdu. Onlar: “Bu hayırlı bir gündür, Allah’ın İsrailoğulları’nı düşmanlarından kurtardığı bir gündür. Bu nedenle Mûsa bugün oruç tuttu” dediler. Râsülullah (s.a.s.) “Ben Musa’ya sizden daha layıkım” buyurdu ve kendisi bugün de oruç tutup, tutulmasını emretti” demiştir. (Buhari) (Aşure günü orucu, Yahudilere benzememek için bir gün öncesi ya da bir gün sonrasıyla beraber tutulur. En faziletlisi bir gün öncesi ve sonrasıyla beraber üç gün olarak tutmaktır. ) -Kim Aşûre günü oruç tutarsa geçirmiş olduğu seneden tutamadığı nafile oruçların sevabını yakalamış olur. Aşure gününde evin nafakasını geniş tutmak, ev halkını ve çocukları sevindirmek, sadaka vermek, gusül abdesti almak, gözleri ismid'le sürmelemek, gecesini ibadetle ihya etmek, hasta ziyaretinde bulunmak, ilim öğrenmek, en az on müslümana selam vermek ve Peygamber Efendimizin (s.a.s.) “Hüseyin bendendir, ben de Hüseyin’denim. Allah’ı seven Hüseyin’i sever!” buyurduğu torunu, cennet gençlerinin efendisi Hz. Hüseyin (r.a.) Efendimizi şehit edildiği gün olan Aşure gününde duadan ve Fatihalardan unutmamak Aşure gününde yapılması tavsiye edilen diğer faziletli amellerdendir. Allah Azze ve Celle Hazretleri, Yeni Hicri Yılı ve Aşure gününü Milletimizin ve Ümmeti Muhammedin birliğine, dirliğine, afv ve afiyetine, zaferine, mutluluğuna, huzuruna vesile kılsın. AMİN…