23 Nisan 2020 Perşembe

İBRETLİK BİR KISSA



hikaye, kıssa, hz ibrahim, fussilet suresi, ad kavmi, büyük cesetler, dev ceset, kazı çalışmaları, dua, dini hikaye
İBRETLİK BİR KISSA...

Allah'u Teâlâ (CC). İbrahim aleyhisselama: "Ey İbrahim, Kazma küreğini al, falanca dağa çık, orada büyük bir kabir var, onu kaz, içinde ne varsa bak!" buyurdu.
*
İbrahim aleyhisselam o dağa çıktı kabri buldu.
*
Allah'u Teâlâ 'nın emrine uyarak, mezarı kazmaya başladı, kazınca birde baktı ki! Mezar içinde muazzam büyüklükte bir insan cesedi ve başında yazılı koca bir levha gördü..
*
Bu levhada şunlar yazıyordu:
*
Ben Ad kavminin melikiyim, Tam bin sene yaşadım. Bin orduyla savaştım, hepsini yendim. Bin defa evlendim ve bin çocuğum oldu.
Servetimin sayısını ve sınırını ölçemez oldum. Ama bir gün, devası olmayan bir hastalığa yakalandım. Beni bu dertten kurtarın, ne isterseniz vereceğim dedim. Hatta bütün servetimi vermeyi taahhüt ettim.
Yetmiş yedi düvelden doktorlar hekimler getirttim. Bütün hekim ve doktorlar aciz kaldılar. Bu hastalığa hiçbir çare bulamadılar.
Artık ölmek üzereyim. Onun için bu levhayı yazdırdım.
Ve son sözüm şudur: Bu dünya beni kandırdı, sizi de kandırmasın. Ben kuvvetime, servetime güvendim, bana bişey olmaz dedim. Ama gördüm ki ben çok acizmişim. Bütün servetim, her şeyim hastalığıma ilaç olmadı. Ben yandım bari siz yanmayın, dünyaya ben aldandım, bari siz aldanmayın.
*
Kur'an-ı Kerim'deki Âd Kavmi ile ilgili Ayet...
“Âd kavmine gelince, yeryüzünde haksız yere büyüklük tasladılar ve: «Bizden daha kuvvetli kim var?» dediler. Onlar, kendilerini yaratan Allâh’ın, onlardan daha kuvvetli olduğunu görmediler mi? Onlar, bizim âyetlerimizi inkâr ediyorlardı.”
(Fussilet Suresi,15)

*
Kıssanın kaynağı konusunda kesinlik olmasada verilmek istenen ders güzeldir. Allah-u Teâlâ, bizleri bu fani dünyaya aldanıp kendisini unutanlardan eylemesin inşaAllah. #ÂMİN
LÜTFEN PAYLAŞALIM... TEŞEKKÜRLER...

17 Nisan 2020 Cuma

ANNEYE SORULDU...

Anneye soruldu: - Evlatlarından hangisini seviyorsun? o da cevapladı: - İyileşene kadar hasta olanı. - Dönene kadar kayıp olanı. - Büyüyene kadar küçük olanı. - Ölene kadar hepsini, karikatür, yağmur, anne çocuk, merhamet
Anneye soruldu:
- Evlatlarından hangisini seviyorsun?
o da cevapladı:
- İyileşene kadar hasta olanı.
- Dönene kadar kayıp olanı.
- Büyüyene kadar küçük olanı.
- Ölene kadar hepsini.

15 Nisan 2020 Çarşamba

GÜNÜN SÖZÜ (BİLGİNİN ÖNEMİ)

konfüçyüs, düşünür, filozof, şair, bilginin önemi, çinli bilgin, yumurta, günün sözü, özlü sözler, anlamlı sözler, güzel sözler
“Bende 1 yumurta var, sende 1 yumurta var. Ben sana 1 yumurta versem, sen bana bir yumurta versen, bende 1 yumurta, sende 1 yumurta olur.
Bende 1 bilgi var, sende 1 bilgi var. Ben sana 1 bilgi versem, sen bana 1 bilgi versen, bende 2 bilgi, sende de 2 bilgi olur.”
(Konfüçyüs)

FACEBOOK SAYFA VE GRUPLARI

facebook, facebook safya satışı, facebook grup satışı, gruplar, sayfalar,  facebook al sat, alım satım, sosyal medya, hit çekimi, takipçi, fenomen, arkadaşlık, sosyal medya, kız erkek, sosyal ağ
Çeşitli büyüklükte facebook sayfa ve grupları var ilgilenenler https://www.facebook.com/sukraygun linkteki facebook hesabımdan veya sukruaygun@gmail.com mail adresinden ulaşabilirler. Teşekkürler. 

14 Nisan 2020 Salı

KURAN MÜCİZELERİ

Kuran Mucizeleri, Kur'anı Kerim, ayet, ayetler, dünya, cennet, cehennem, melek, şeytan, şehr, yevm, eyyam, erkek, kadın, kromozan
“Düşünmez misiniz?” (Hûd, 30; Mü’minun 85)
“Akıl erdirmez misiniz, aklınızı çalıştırmaz mısınız?” (Hûd, 51; Mü’minun, 80)

8 Nisan 2020 Çarşamba

7 Nisan 2020 Salı

DUA (ÖZELEŞTİRİ)

O onu yedi, bu bunu yedi, öteki günah işledi, beriki kul hakkı yedi, ne güzelde suçu başkalarına atıveriyoruz. Oysa doğrusu şu ki; 'HİÇBİRİMİZ MASUM DEĞİLİZ' Rabbim bu mübarek günün hürmetine hepimizi affeylesin. (Amin)
(Şükrü Aygün)

6 Nisan 2020 Pazartesi

ERZİNCAN DEPREMİ (DUYGUSAL HİKAYE)

deprem, rihter ölçeği, deprem şiddeti, erzincan depremi, büyük deprem, erzincan depremi mahkum hikayesi, dürüst mahkumlar, deprem ölü sayısı, yıkıntılar, harap şehir
Bir zamanlar mahkumlarımız bile dürüstmüş...
27 Aralık 1939 Erzincan Depreminden İnsanı Duygulandıran Bir Hikaye...
1939 senesinde Erzincan'ı 7.2 şiddetinde sallayan deprem yaklaşık 33 bin kişinin ölümüne, 100 bin kadar kişinin de yaralanmasına sebep olmuş.
Depremden hemen sonra, dönemin erzincan savcısı izzet akçal, mahkumları bir araya toplar:
"sizi şimdi kurtarma çalışmalarında görev almak üzere serbest bırakacağım. aranızda civar köylerden olanlar varsa da bir günlüğüne köylerine gidip, ailelerini arayabilirler. ancak bir koşulum var; hiçbiriniz kaçmayacaksınız. canla başla çalışacaksınız. işiniz bitince cezaevine döneceksiniz." der.
Mahkumlar, büyük fedakarlık göstererek, günlerce depremzedeler için çalışır ve sonra cezaevine geri dönerler. bir tek mahkum bile firar etmez.
Kurtarma ve yardım çalışmalarına katılan bu mahkumlar 1940 yılında çıkarılan özel bir kanunla affedildiler.
Ekmek almaya giderken tatile gidiyormuş gibi seviniyoruz. Sahip olduklarımızın değerini bilmiyoruz. Allah sonumuzu hayır eylesin.