Türk Bayrağı etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Türk Bayrağı etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

17 Ekim 2016 Pazartesi

ÖZGÜRLÜK...


Bozkurt özgürlüğün simgesidir.
Atalarımız özgürlüğüne düşkündü ve bizde öyleyiz. Küresel güçlerde bunun farkında ama zayıf düşmemizi bekliyorlar.
Her zamankinden daha fazla
birlik olalım Türkiye'm...
(Şükrü Aygün)

21 Ağustos 2016 Pazar

VATAN BÖLÜNMEZ

"Düşman böldük zannedecek ama hangi açıdan bakarsa baksın bütün olarak görecektir. Çünkü bizi birarada tutan manevi değerleri onlar anlayamazlar."
(Şükrü Aygün)

13 Nisan 2016 Çarşamba

MEHMET TOPRAK OLDU

MEHMET TOPRAK OLDU

Yokluktu, yoksulluktu Anadolu!
Bozkırın orta yerinde bir çocuk doğdu… 
Adı Mehmet oldu.
O şehit oğluydu. Daha doğmadan yetim oldu!
Anası kaptı Mehmet’i, Koştu! 
Tarlada ırgat oldu.
Eski bir yorgana sardı Mehmet’i, toprağa koydu.

Gün oldu meme emdi; karnı doydu, gözü doydu.
Gün oldu; aç kaldı, susuz kaldı.
Gün oldu, toprak onun yatağı oldu.
Mehmet toprağın üstünde kırk günlük bebek oldu.
Yağmur yıkadı yüzünü, ayaz kuruttu ellerini,
Güneş kararttı tenini…

Mehmet’in aklı erer oldu,
Babasını sordu.
Dedi anası, şehit oldu!
Gövdesini toprak yaptı, vatana kattı!
Senin baban toprak oldu!
Mehmet’in aklı ermedi.
Babası nasıl toprak olurdu?
Gün geldi, Düşman Çanakkale’ye geldi.
Toprak! Dedi.
Mehmet’in yaşı on yedi…
Toprak benim babam dedi, vermem dedi!
Mehmet, Mehmetçik oldu.
Anası onu son kez doyurdu.
Koştu Çanakkale’ye, Mustafa Kemalin askeri oldu!

Gün oldu; karnı doydu, gözü doydu.
Gün oldu; aç kaldı, susuz kaldı.
Gün oldu toprak onun yatağı oldu
Mehmet toprağın üstünde kırk günlük asker oldu!
Yağmur yıkadı yüzünü, ayaz kuruttu ellerini,
Güneş kararttı tenini… 
Mehmet’in aklı erdi, hatırladı, 
Babasının gövdesini toprak yaptığını; anladı,
Babası nasıl toprak oldu?
Mehmet, Mehmetçik oldu! 
Çelik oldu, duvar oldu, ÇANAKKALE GEÇİLMEZ OLDU!
Ateş kustu düşman, mermi kustu, bomba kustu…
Durdu Mehmet, çöktü dizlerinin üstüne.
Kan vardı göğsünün üstünde!
Alnını toprağa koydu,
Toprak kan oldu!
Yattı toprağın üstüne, kırk günlükken yattığı gibi…
Tuttu toprağı, kırk günlükken tutuğu gibi…
Mehmet toprak oldu!
Toprağa renk oldu!
Bitki oldu, yaprak oldu!
Bayrağa kırmızı oldu!
Gelin kızın halısında boya oldu, desen oldu!
Koyuna kuzuya çimen oldu, yün oldu, iplik oldu!
Ustanın elinde çanak oldu, çömlek oldu!
Aşığın dilinde türkü oldu…
İki yüz elli bin Mehmet şehit oldu!
İki yüz elli bin Mehmet toprak oldu!
Toprak bize VATAN oldu!

(Fikret TUNÇ)

29 Mart 2016 Salı

BAYRAK

"Bayrakları bayrak yapan, üstündeki kandır, toprak, eğer uğrunda ölen varsa, vatandır."
(M. Cemal Kuntay)

25 Mart 2016 Cuma

BAYRAK


BAYRAK
Ey mavi göklerin beyaz ve kızıl süsü, Kız kardeşimin gelinliği, şehidimin son örtüsü, Işık ışık, dalga dalga bayrağım! Senin destanını okudum, senin destanını yazacağım.
Sana benim gözümle bakmayanın Mezarını kazacağım. Seni selâmlamadan uçan kuşun
Yuvasını bozacağım.
Dalgalandığın yerde ne korku, ne keder...
Gölgende bana da, bana da yer ver. Sabah olmasın, günler doğmasın ne çıkar: Yurda ay yıldızının ışığı yeter.
Savaş bizi karlı dağlara götürdüğü gün
Kızıllığında ısındık; Dağlardan çöllere düştüğümüz gün Gölgene sığındık.
Ey şimdi süzgün, rüzgârlarda dalgalı;
Barışın güvercini, savaşın kartalı Yüksek yerlerde açan çiçeğim. Senin altında doğdum. Senin dibinde öleceğim.
Tarihim, şerefim, şiirim, her şeyim:
Yer yüzünde yer beğen! Nereye dikilmek istersen, Söyle, seni oraya dikeyim!
(Arif Nihat Asya)

24 Mart 2016 Perşembe

29 Şubat 2016 Pazartesi

İKİ GÖZE ATEŞ DEĞMEZ

"İki göz vardır ki onlara ateş değmez; Allah korku­sundan ağlayan göz ve Allah yolunda nöbet tutan göz."

Hz. Muhammed (SAS)
(Kaynak: Tirmizi)

25 Şubat 2016 Perşembe

ÜLKEMİZİN DEĞERİNİ BİLELİM.

Kurtuluş Savaşı’nda binlerce yiğidimiz
çocuk yaşta şavaşarak şehit olmuştur
BU ÜLKE KOLAY KAZANILMADI DEĞERİNİ BİLELİM

23 Şubat 2016 Salı

TÜRKLER İSLAMIN KESKİN KILICIDIR

"Türkler İslam’ın keskin kılıcıdır. Yeniden öz benliklerine dönmelerine Muhammed’in dinine sahip çıkmalarına izin veremeyiz İlk yapacakları İsrail’i haritadan silmek ve yeniden Viyana’ya gitmek olacaktır."

Jacop Rothschild
(Yahudi Baron)

26 Ocak 2016 Salı

BAYRAK EKSİK ETMEYİN...

"BENİM MEZARIMDAN HİÇBİR ZAMAN BAYRAK EKSİK ETMEYİN"
(Bayraklı Baba Türbesi / Gelibolu)

Asıl adı Karaca bey olan Bayraklı baba, Osmanlı ordusunda bayraktarlık yapmış ve bu uğurda şehit olmuş yiğit bir kişidir. Bayraklı baba olarak anılmasına neden olan öykü şöyledir;

Karaca bey ve arkadaşlarının çevresi düşman tarafından sarılır, kimi şehit kimi tutsak olur. Karaca bey elinde bayrağı ile düşmana direnir, şehit veye tutsak olması durumunda bayrak düşmanın eline geçeceğinden, bayrağı düşmana teslim etmeyi istememektedir. O anda aklına bir fikir gelir. Bayrağı küçük parçalara böler ve yutar, sonrada düşmana saldırır, yaralanır ve yere düşer. Takviye kuvvetler gelip Karaca Bey'i yaralı olarak bulduklarında, kendisine bayrağın nerede olduğunu sorarlar; düşmana teslim etmemek için yuttuğunu söyler.

Komutanı bu sözlere inanmaz, dürüst ve yiğit biri olan Karaca bey bunu ispat etmek için keskin palası ile karnını yarar ve yuttuğu bayrak parçalarını kanlı kanlı dışarıya çıkarır. Gerçeği ispatlamanın verdiği mutlulukla, yaralarının da ağır olması nedeniyle fazla dayanamaz ve yere yığılır. Son sözü de “Benim mezarımdan hiçbir zaman bayrak eksik etmeyin” olur.

İşte o gün bu gündür Bayraklı Baba Türbesinden bayrak eksik olmaz...

7 Aralık 2015 Pazartesi

AVUSTURALYA DEVLETİ'NE SAVAŞ AÇAN, 2 TÜRK ASKERİ...

 
AVUSTURALYA DEVLETİNE SAVAŞ AÇAN, 2 TÜRK ASKERİ
                      (Okuyalım Paylaşalım Teşekkürler)

Avusturalya Devleti ilk resmi savasını, İKİ TÜRK ile yapılmıştır...

Yıl 1912, İngilizler Hindistan’ı işgal eder… Osmanlı 350 adet Levent ile Hindistan'a yardıma gider buradaki savaşlarda 40 kadar TÜRK esir düşer. Savaş bittikten sonra bu 40 Osmanlı esir askerini, İngilizler gemilerde çalıştırmaya başlarlar. Bir İngiliz gemisi Avustralya’ya geldiğinde, esir iki Osmanlı askeri gemiden bir yolunu bulup kaçarlar.

ESAS HİKAYE BUNDAN SONRA BAŞLAR….

Gemiden Kaçan İki levent…… Meslegi dondurmacılık olan (Karadenizli) Abdullah ve Mesleği kasaplık olan (Afyonkarahisarlı) Mehmet Avusturalya'da kendilerine yeni bir hayat kurarlar… İşleri ve kazançları iyidir ama onların kulagı sürekli Anadolu'da ve memlektlerindedir…
Dünya kaynamaktadır… Balkanlar, ortadogu ve İngilizlerin işgal ettiği Türk Yurtları….
İşte Tam Bu sırada (1915) Avusturalya Hükümeti, İngilizlerle birlikte Çanakkele'ye ASKER çıkarmaya karar verir.
ve bizim iki Osmanlı askeri olayı duyarlar ve hemen buluşarak, durum değerlendirmesi yaparlar.

Biz TÜRK askeriyiz ve Avustralya’da yaşıyoruz. Avustralya devleti Osmanlıya savaş açmış ve bizim ülkemizi işgale gitmiş, bundan dolayı biz de Avustralya devletine savaş açalım derler.

Alırlar kağıdı, kalemi ve yazarlar:

Sayın Avustralya Yetkilileri…. (İngilizlerin sömürgesi olduğu için Dönemin Sömürge VALİSİ)
Biz iki TÜRK askeri, ülkenizde bulunuyoruz. Duyduk ki, devletimiz Osmanlı'ya Avustralya Devleti olarak savaş açmış ve Çanakkale’ye asker göndermişsiniz. Bundan dolayı iki TÜRK askeri olarak biz de Avustralya Devleti'ne savaş açmış bulunmaktayız.
Bu bir “Osmanlı Savaş Fermanı“dır. Avusturalya’ya duyurulur....
Avusturalyalı yetkililer Bu mektubu alırlar, Okurlar ama Ciddiye almazlar…

Karahisar diyarından Tarakçıoğlu Mehmet, Karadeniz diyarından Mentesoğlu Abdullah İki Osmanlı askeri, Sidney’ in 250 km uzağında (Whıte Rock) Karlıdağlar denilen bölgede siper alırlar… Dondurmacı Abdullah'ın beyaz gömlegi vardır, kasap Mehmet' in de kırmızı önlügü, GÖMLEK VE ÖNLÜGÜ SÖKEREK 3 HİLALLİ BAYRAGI DİKERLER bu bayrak ile DÜŞMANA SAVAŞ AÇARLAR…
Avusturalya'lı Yetkililer, Tren ile asker toplayıp limanlara sevketmektedir. Limanlara gelen asker ve mühimmat gemilerle ÇANAKKALE'ye sevk edilmektedir…
Önce virajlarda tren raylarını sökerek 3 tren devirirler. Üçüncü trende askeri mühimmat bularak silahlanırlar. Aynı bölgede 8 karakol basar ve karakollardaki askerlerin tamamını vururlar.

Ne olduğunu bir turlu çözemeyen Avustralyalıların, sonunda iki Osmanlı askerinin yazmış olduğu mektup akıllarına gelir ve bölgeye TREN ile 250 kadar asker gönderirler… İKİ; TÜRK kendilerine savaş açmıştır… Bu savaş Avusturalya'nın ilk resmi savasıdır… Çaresiz kalan Avusturalya Devleti ilk resmi savasına girer, Karşı tarafta İKİ TÜRK... Tren ile gelen 250 kadar Avusturalya askerini pusuya düşüren İki BABAYİGİT… Trene saldırır…. Ve iki Osmanlı askeri 60 kadar Avusturalya askerini öldürür… Çok şiddetli çatışmalar sonucunda, İKİ ANADOLU ASLANI bu karlı dağlarda şehit Düşer….

İki askerin mezarı Sidney’e 250 km uzakta (Whıte Rock) Karlıdaglar’da bulunmaktadır.
NUR İÇİNDE YATSINLAR…
Bu iki yiğidin hakkını teslim eden Avusturalya o bölgeye 'Türk Kayalıkları' ismini vermiştir...
(Okuyalım Paylaşalım, Teşekkürler.)

12 Kasım 2015 Perşembe

Bayrak Şiiri

Türk Bayrağı, Bayrak Şiiri, Hareketli Türk Bayrağı, Hareketli gif

Ey mavi göklerin beyaz ve kızıl süsü,
Kız kardeşimin gelinliği, şehidimin son örtüsü,
Işık ışık, dalga dalga bayrağım!
Senin destanını okudum, senin destanını yazacağım.

Sana benim gözümle bakmayanın
Mezarını kazacağım.
Seni selâmlamadan uçan kuşun
Yuvasını bozacağım.

Dalgalandığın yerde ne korku, ne keder...
Gölgende bana da, bana da yer ver.
Sabah olmasın, günler doğmasın ne çıkar:
Yurda ay yıldızının ışığı yeter.

Savaş bizi karlı dağlara götürdüğü gün
Kızıllığında ısındık;
Dağlardan çöllere düştüğümüz gün
Gölgene sığındık.

Ey şimdi süzgün, rüzgârlarda dalgalı;
Barışın güvercini, savaşın kartalı
Yüksek yerlerde açan çiçeğim.
Senin altında doğdum.
Senin dibinde öleceğim.

Tarihim, şerefim, şiirim, her şeyim:
Yer yüzünde yer beğen!
Nereye dikilmek istersen,
Söyle, seni oraya dikeyim!
Arif Nihat Asya

9 Kasım 2015 Pazartesi

Vatan

Vatan, Bayrak, Mehmet Akif Ersoy

Sâhipsiz olan memleketin batması haktır;
Sen sâhip olursan bu vatan batmayacaktır.
(Mehmet Akif ERSOY)

6 Kasım 2015 Cuma

KORE SAVAŞINDA ESİR MEHMETÇİKLERİN DAYANIŞMASI

Türk Bayrağı, Kore Savaşı, Çin, Türk Askeri
ABD'de Eugene Kinkead, Kore Savaşı ile ile ilgili yazdığı kitapta diyor ki:

"...Çinliler'e esir düşmüş ABD'li 7190 askerden üçte biri düşmanla işbirliği yapmış, bu esirlerden 2730'u şartlara direnemeyerek ölmüştü. Subaylar esir arkadaşlarını öldürmüş, hastalara ve açlara arkadaşları yardım etmemişti.

ABD'li esir askerler, memlekete bağlılıklarını, dayanışma duygularını, âmirlerine itaat duygularını tamâmen yitirmişler, yardımlaşma tamamen bitmişti. Kuvvetliler, zayıfların elinden yiyeceklerini bile alıyordu.

229 kişiyle Çinliler'in elindeki üçüncü büyük esir grubu Türkler'di. Türkler, 229 kişi girdikleri esir kampından 229 kişi çıkmışlardı, hem de yaralılarını tedâvi ederek. Türkler'in esir subayı, Çinli komutana; "Türk askerlerine ancak benim vasıtamla emir verebilirsin, onları öldürebilir, fakat istemedikleri şeyleri yaptıramazsın. Beni öldürürsen, en kıdemli asker komutan olur, onu öldürürsen ondan sonraki. Bu tek kişi kalıncaya kadar devam eder ve emir-komuta zincirine riâyet etmeden bizimle diyalog kuramazsın." demişti.

Türkler, birbirlerine müthiş destek oluyorlardı. Herşeylerini paylaşıyorlardı. Hastalarına sahip çıkıyorlardı. Bir hasta Türk esirinin yanında mutlaka sağlam 2 Türk esiri bulunuyordu. Hastanın her türlü ihtiyâcı bu 2 esir tarafından karşıllanıyordu. Soğuk günlerde, ABD'li hasta esirler, soğuk ve açlıktan ölürken; Türkler, hastaları insan bedeninden meydana getirdikleri etten duvarlar içine alarak koruyorlardı. Kendileri de soğuktan korunmak için birbirleriyle güreş tutuyorlardı. Hem de sanki esir değil de kendi memleketlerinde, sevdikleri arasında güreş tutuyormuş gibi nârâ atarak. Onların bu güreşleri, korkusuzca nârâ atmaları, kendilerinde nârâ atacak gücü bulmaları, Çinli askerleri korkutuyordu. Türklere sataşmaktan çekiniyorlardı. Bu güreşler, onları güçlü ve birbirine bağlı kılıyordu..."

(Kaynak: Türkiye Gazetesi, 16 Nisan 1998 ve Türkiye Gazetesi Takvimi, 12 Kasım 1999)

1 Kasım 2015 Pazar

Ezan dinmez, bayrak inmez...

Bu da Türk düşmanlarına, Bayrak düşmanlarına bizim mesajımız. O bayrağı indirmek o kadar kolay değil... Ne yaparsanız yapın o Bayrak Allah'ın izniyle daima dalgalanacak...

24 Ekim 2015 Cumartesi

En Güzel Ayyıldız

çanakkale, ay, yıldız, hilal, ayyıldız, bayrak, türk bayrağı, özgürlük, yiğitler
Çanakkale savaşında yiğitlerimizin bedenleriyle oluşturduğu AYYILDIZ...
Bayrağımızın değerini bilenlere SELAM OLSUN...