ABD etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
ABD etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

5 Şubat 2023 Pazar

ABD, Çin balonunu vurdu

ABD, Çin istihbarat balonunu vurdu
ABD Dışişleri Bakanı Blinken'in Pekin ziyaretini ertelemesine neden olan ABD semalarındaki Çin "casus balonu" Amerikan ordusunca Atlantik okyanusu üzerinde düşürüldü.

1 Aralık 2022 Perşembe

PİRİ PAK BİRİ KİR

PİRİ PAK BİRİ KİR.firavun,USA,ABD,Mehmetçik,destan,OSMAN YAZICI,hz Musa,filiz,arşı ala,kızıldeniz,lat,menat,uzza,ebabil,hz.hamza,hz hüseyin,hz Adem,hz ebubekir,ebu cehil,

PİRİ PAK BİRİ KİR

Zulmet yıldırımları çarpınca zihnime
Bir kuru gürültüyle sökün eder gökler
Kökler hâksız yere ekilir
Nefsine zulmetmiş kul tohumundan
Bir mazlum filizlenir şimşek hızıyla
Ahı yerde kalmaz, Arş-ı Âlaya çekilir
Kanlı ellerim yıkanır garip gözyaşlarımla
Ayağımda Kızıldenizler birikir
Sahilinde Hz. Musa girdabında Firavun
Piri pak biri kir…

Sağ elim baltayı vurur putlara
Güneş, kan kızıllığında
Ay, kefen beyazında can çekişir
Sol elimin beslediği altın buzağı
Yayılır Tanrı Dağlarında
Boğa, burnuna konan sinekle tepişir
Ateş püskürür İblis bağrından
Volkan ağzında gül bahçeleri birikir
Şahikasında Hz. İbrahim eteğinde Nemrut
Piri pak biri kir…

Kimi kapılarını içerden açar gönlüm
Lat, Menat, Uzza’nın Beytullah işgaline
Seccademin eşgalinde şirkin fil izleri belirir
Kimi de Âli omuzlarda kırılır şirkin çirkin silüeti
Kaçacak delik ararken fillerin ordusu
Kara örtü içinde tekbir dehlizleri belirir
Kalb kâbemin önüne kurulur cenk meydanı
Kuş beyinliler yerde ve gökte birikir
Üstte Ebabil yerle yeksan Ebrehe
Piri pak biri kir…

Niyet sevabım çıkarken Uhud tepelerine
Amelim çıkamaz Medine hendeklerinden
Ok atılır ileri, yayım geri geri gerilir
Bir Vahşi hüzün gezer Medine sokaklarında
Mızrağında Hz. Hamza hem de Müseyleme kanı
Kerbela kurutur Bedir’de coşan sularımı
Sırat-i Mustakim yolundaki adımlarda
Med cezirler birikir
Sağ şeritte Hz. Hüseyin sollanan Yezid
Piri pak biri kir…

İnsanım ben, Âdem oğluyum
Sol dalımda cennetten sürgün yemişlerim
Sağ omuzumda cennetin sürgünleri
Ebu Cehil yetişir toprağımda hem Hz. Ebu Bekir
Arı gibiyim ağzımda bal kuyruğumda iğne
Sinek kanatlıyım biri zehir ötekinde panzehir
Ahsen-i Takvim’den Esfelüs Safilin’e kadar
Gökle yer arasında makamlar birikir
Senasında Makam-ı Mahmut, fenasında İblis
Piri pak biri kir...
Osman YAZICI

15 Kasım 2022 Salı

MUSALARIN İSTİKLALİ FİRAVUNLARA İSTİKBAL TANIMAZ

MUSALARIN İSTİKLALİ FİRAVUNLARA İSTİKBAL TANIMAZ,OSMAN YAZICI,terör,hz Musa,Firavun,Allah'ın aslanı,hz Hamza,haydar,manda,kurt,ABD,USA,terörist,Mehmetçik,şehit,destan,patlama,
MUSALARIN İSTİKLALİ FİRAVUNLARA İSTİKBAL TANIMAZ

Elinizdeki bebek-masum kanları ininize sızan ve elinizle büyüttüğünüz Hz Musa olacak ey Firavun fareleri!

Karşınızdakiler "Allah'ın Aslanları" ey süt dökmüş kediler. Yürüyüşündeki heybetiyle ölümü korkutan bir Hamzalık narayla Ebu Cehiller gibi bir bir Bedir kuyularına doldurulacaksınız.

Annelerin gözlerinden akıttığınız kanlı gözyaşları 'Kızıldeniz' olacak önünüzde. Boğulacaksınız.

"BOĞA BOĞA" geleceğiz topyekün üstünüze ey MANDA sürüleri... HAYDAR olacak bu ÂLİ millet HAYBER'inize... "Kalleş"liğinizden geriye kalan sadece leşiniz olacak.

Tarihin en eski KURTları bayrak dikecek dağlarınıza. Sadece Hakka tapanların İstiklalinden ne bir sığınacak delik ne de kaçacak bir geçit bulabileceksiniz istikbale.

Arkanızı dayadığınız o ABD var ya... "ABD" Arapça "kul" demek. Bizim Bayrağımızda ise hilal hilal "Vela galibe İllellah" yıldız yıldız kendisine "Şüphesiz ki sana apaçık bir fetih verdik" buyurulan Muhammed Habibullah (sallallahu aleyhi ve sellem) var.

Arkasını kula değil Hakka dayamış MEHMETLERE, MEHMETÇİĞE, MEHMEDİSTAN'A MEHMED DESTAN'A kafa tutmak mı... Ah kafasızlar, beyinsizler, kalpsizler..

Hodri meydan diyeceğim ama "er kişi" niyetine kılınacak cenaze namazı kadar yüreğiniz dahi yok ki...

Osman YAZICI

21 Ekim 2022 Cuma

Buy Sell Dublin Facebook Grubu

Buy Sell Dublin Facebook Grubu,ABD, aktif alım satım grubu, AKTİF GRUP, BUY SELL USA FACEBOOK GRUP, facebook grup satışlari, facebook sayfa satışı, USA,irlanda,dublin,UK,ingiltere

Grup Adı : Buy Sell Dublin - https://www.facebook.com/groups/dublinbuysell/
Üye sayısı : 13,200 civarı
Grubun herhangi bir engeli yoktur. Grupta üyeler İrlanda'nın Dublin kenti ağırlıklıdır.
Üyeler yarı yarıya bayan üyelerden oluşmaktadır. Grup kalitesi temizdir.

BENZER GRUPLAR MEVCUTTUR 👉iletişim: Şükrü Aygün

20 Ekim 2022 Perşembe

Buy Sell New York Facebook Grubu

Buy Sell New York Facebook Grubu,ABD, aktif alım satım grubu, Amerika, buy sell new york, BUY SELL USA FACEBOOK GRUP, facebook grup satışlari, facebook sayfa satışı,AKTİF GRUP, USA,buy sell
Grubun Adı : Buy & Sell New York- https://www.facebook.com/groups/1506803352971341

Üye sayısı : 16,500 civarı
Grubun herhangi bir engeli yoktur. Grupta ABD'den de, dünyanın farklı ülkelerinden de üyeler mevcut. Grup kalitesi temizdir. 

BENZER GRUPLAR MEVCUTTUR 👉iletişim: Şükrü Aygün

8 Ekim 2022 Cumartesi

Amerika'da Kaç Eyalet Var? How many states does America have?

Amerika'da Kaç Eyalet Var?
Amerika Birleşik Devletleri, 330 milyon civarındaki nüfusu ile oldukça büyük ülkelerden birisidir. 50 eyaleti bulunan bu ülkede federal bir yapı vardır. Ülkenin başında ise bir başkan bulunur. Ayrıca her eyalette vatandaşlık sistemi de bulunur. Yani bir ABD vatandaşı hem ikamet ettiği eyaletin hem de federal cumhuriyetin vatandaşıdır.
50 eyaleti bulunan ABD'de dağınık bir nüfus miktarı vardır. Bundan dolayı eyaletler arasında nüfus yoğunluğunun farklı olduğu görülür.
ABD'nin en büyük eyaleti California olarak bilinir. Bu eyalet 40 milyona yakın nüfusu ile dikkat çekici bir bölgedir. Texas eyaleti ise 30 milyona yakın nüfusu ile 2. sırada yer almaktadır. Bu eyaletleri Florida, New York, Pennsylvania, Illinois, Ohio, Georgia, North Carolina ve diğer eyaletler takip etmektedir.
abd,usa,amerikadan kaç eyalet var,texas,florida,new york,pennsylvania,illinois,ohia,georgia,nort carolina,utah,amerikan rüyası

How many states does America have?
The United States of America is one of the largest countries with a population of around 330 million. This country, which has 50 states, has a federal structure. At the head of the country is a president. Also, every state has a citizenship system. That is, a US citizen is a citizen of both his state of residence and the federal republic. The USA, which has 50 states, has a dispersed population. Therefore, it is seen that the population density is different between the states. The largest state of the USA is known as California. This state is a remarkable region with a population of close to 40 million. The state of Texas, on the other hand, ranks second with a population of close to 30 million. These states are followed by Florida, New York, Pennsylvania, Illinois, Ohio, Georgia, North Carolina and other states.

21 Ağustos 2022 Pazar

EN YÜKSEK AĞAÇLAR

mamut ağacı, sekoya ağacı, en yüksek ağaçlar, usa, abd, kaliforniya, müller, Latrobe ırmağı, okalüptus ağacı, bir bilgi, bir mesaj

EN YÜKSEK AĞAÇLAR

- Amerika’da en yüksek (Kaliforniya’da bir mamut ağacı) 1967’ de 362 feet, yani 119 metre yüksekliğinde idi. 
- Dr. Ferdinand Müller, Latrobe ırmağı (Avustralya) kenarında bir araştırma sırasında 170 metre yüksekliğinde bir okalüptus ağacı bulmuştur.

18 Ağustos 2022 Perşembe

ABD'DE GÖZ DOKTORLARI NE KADAR KAZANIYOR - HOW MUCH EYE DOCTORS EARN IN THE USA

HOW MUCH EYE DOCTORS EARN IN THE USA, göz doktoru, göz muayenesi, harfler, güzel göz, USA, abd, New York

Göz Doktoru

Amerika’da en yüksek maaş alarak en çok kazanabileceğiniz mesleklerden biri göz doktorluğu olabilir. Göz doktorları, hastanın gözünü muayene etmekte, olası hastalıkları saptamakta ve bunlar için tedavi önerileri sunmaktadır. Göz doktorları ABD’de yılda en az 128 bin dolar maaş almaktadır. Bu da vergiden sonra yaklaşık 90 bin dolar kazandıkları anlamına gelir. İki haftada bir neredeyse 4000 dolarlık ödeme çeki almaktadırlar. Haftada da en az 2000 dolar kazanıyorlar.
Tabi ki göz doktoru olmak kolay değil, çok ciddi bir çalışma emek ve birikim isteyen bir eylem. Fakat lisansınızı aldıktan sonra iş bulmak ve senede 128 bin dolar kazanmak bir hayal değil. Üstelik çok tecrübeli doktorlarda bu rakamın 200 bin doları geçtiğini de görmekteyiz.
Saatlik Ortalama Ücret: 60 dolar

HOW MUCH EYE DOCTORS EARN IN THE USA 

Ophthalmologist One of the professions where you can earn the most with the highest salary in America may be an ophthalmologist. Ophthalmologists examine the patient's eyes, identify possible diseases and offer treatment recommendations for them. Ophthalmologists earn at least $128,000 per year in the United States. That means they earn about $90,000 after tax. They receive payment checks for almost $4000 every two weeks. They also earn at least $2000 a week.

Of course, being an ophthalmologist is not easy, it is an action that requires serious work, effort and experience. But finding a job and earning $128,000 a year after getting your license is not a dream. Moreover, we see that this figure exceeds 200 thousand dollars in highly experienced doctors. 
Average Hourly Wage: $60

16 Haziran 2022 Perşembe

ABD'Lİ TELEVİZYON SPİKERİNE MUHTEŞEM CEVAP

#EvrenAYNA, gösteri uçuşları, türk yıldızları, thk, thy, türk, türk askeri, abd, usa, selçuklu, çift başlı kartal, çift başlı kurt, thunder birds,

Amerika'da yapılan gösteri uçuşundan sonra televizyon spikerinin; Türk yıldızları gösteri pilotumuz Evren AYNA'ya muzipçe gülerek ve tepeden bakarak
"Uçaklarınızın altındaki kartal figürünü Thunder birds (ABD gösteri filosu) lerden mi aldınız" sorusuna #EvrenAYNA'nın cevabı ;
''Uçaklarımızın altındaki çift başlı kartal figürü tarihteki büyük Türk imparatorluklarından biri olan Selçuklu'lardan gelmektedir,
aynı zamanda Hava kuvvetlerimizin de sembolüdür, doğunun ve batının hakimi olmayı betimler ve bizim kültürümüzde 1000 yıllık bir geçmişe sahiptir.
Biz bu nedenle kullanıyoruz,
ama Thunder birds bu figürü nereden aldı? Hangi tarihsel geçmişe dayanarak kullanıyor? bilmiyorum, isterseniz onlara sorun, nereden bulduklarını belki anlatırlar.''


 

30 Ekim 2019 Çarşamba

MUHTEŞEM BİR BAŞARI ÖYKÜSÜ...

hüseyin yılmaz, prof, hoca, bilim adamı, alim, einstein, albert einstein, başarı öyküsü, mutheşem hikaye, einsteini yenen adam, denizli, acıpayam, amerika, usa, abd,
MUHTEŞEM BİR BAŞARI ÖYKÜSÜ...

Hikaye 1936 yılında Denizli'nin Acıpayam ilçesinde görevli öğretmenlerin pikniğe gitmeleriyle başlıyor.

Öğretmenler piknik yaparken keçilerini otlatan küçük bir çoban çocukla karşılaşır. Çobanı yanlarına davet edip çay ikram ederler ve ismini sorarlar.

Küçük çoban ürkek bir sesle cevap verir: Hüseyin...
Hüseyin’e öğretmenler yanlarındaki gazeteyi verip okumasını isterler. O tarihlerde okuma yazma bilenlerin sayısı o kadar azdır ki... Okuma öğrenenlerin diplomaları bizzat valiler tarafından imzalanır...
Hüseyin okuma bilmediği için gazeteyi eline almayı kabul etmez...
Öğretmenler bu kez yaşını ve neden okula gitmediğini sorar...
12 diye cevap verir ve ekler: 3 yaşımda annemi kaybettim, 11'imde de babamı...
Hüseyin ile süre sohbet eden öğretmenler, çocuğun aslında çok zeki olduğunun farkına varırlar. Mutlaka okuması gerektiğini tembih ederler... Hüseyin, karşılaştığı öğretmenlerin verdiği destek ve heyecanla Denizli’de parasız yatılı okumaya başlar. Bir süre sonra katıldığı bir matematik yarışmasında Hüseyin’e bir kitap hediye edilir. Hüseyin kitabı bir gecede bitirir.
Ertesi gün Fen Bilgisi öğretmenine gider, "Bu kitapta eksiklik var” der... Öğretmen şaşırır. Çünkü Hüseyin’in bahsettiği eksiklik, Görecelilik Teorisi hakkındadır. Söz konusu teorinin önemli bir parçasının kitapta olmadığını fark etmiştir Hüseyin. Fen öğretmeni konuyu İTÜ'nde kendi hocası olan rahmetli fizik profesörü Nusret Kürkçüoğlu’na mektup yazarak iletir. Nusret hocadan şu yanıt gelir: “Hüseyin liseyi bitirince İstanbul Teknik Üniversitesi Elektrik Mühendisliği'ne gelsin”
Ve Hüseyin mezun olunca İstanbul Teknik Üniversitesi Elektrik Mühendisliği'ne gider. Denizlili öksüz ve yetim çoban Hüseyin, orada da birtakım çalışmalar yapar ve çalışmalarını hocaları anlayamaz. Hocalarından biri, "Bu çalışmalarını bilse bilse Amerika Boston'daki Massachusetts Teknoloji Enstitüsü'nde (MIT) görevli Prof. Dr. Morse bilir' deyip mektupla ona gönderir.
Prof. Morse’dan da şöyle bir cevap gelir: “Hüseyin’in bu yaptığını 5 sene önce bir grup buldu, ama bunu Hüseyin’in tek başına bulması olağanüstü bir şey. Biz Hüseyin’in tüm masraflarını karşılayacağız, Amerika’ya gelsin”
Yıl 1952... Hüseyin yüksek elektrik mühendisi olmuştur. Anne baba yok. Köyünün insanları son derece fakir. Bir gazete kampanya yapar ve toplanan parayla Hüseyin Amerika'ya giden bir gemiye bindirilir. Hüseyin, MIT’te Prof Morse’un karşısına geçer. Morse, Hüseyin’in tez hocası olacak ama Hüseyin’in İngilizcesi de iyi değil. Anlayamıyor pek Morse’un dediklerini. Hocasına “Write on the blackboard” der. Prof. Morse da Hüseyin’in tez konusu olacak konuyu tahtaya yazar ve Hüseyin de bunu defterine geçirip üniversiteden ayrılır. MIT’te genelde tez konuları 5 senede, 9 senede bitirilebiliyor olmasına rağmen Hüseyin çalışmasını 3 ay sonra bitirip hocasının karşısına çıkar. Morse birkaç gün sonra tezi inceleyip Hüseyin’i çağırır. “Senin tezin bitti. Ancak burası MIT. Biz burada böyle hemen doktora diploması veremeyiz. Sen git istediğin dersleri al, 2 sene sonra gel” der.
Hüseyin 2 sene sonra doktorasını alıp bu kez Princeton Üniversitesi'ne gider. Orada ünlü fizikçi Albert Einstein ile birlikte çalışır.
Birkaç yıl sonra Boston’a geri dönüp icatları destekleyen bir firmada çalışmaya başlar. Burada bilgisayarlar ile konuşmanın onlara talimat vermeye yönelik projeler yürütür. Sesle kumanda edilen bilgisayarı ilk defa 1960’ların başında Hüseyin Yılmaz yapar.
1958 yılında, çalışmalarını yakından takip ettiği Albert Einstein’in kendisi kadar ünlü fonksiyon teorisinde eksikler tespit eder ve bunu bir mektupla kendisine bildirir. Ancak mektup ulaşmadan Einstein ölür.
Yılmaz, bu hatayı ünlü bir bilim dergisinde yayımlayınca akademik dünyada adeta kıyamet kopar. Bilim dünyası ikiye bölür ve Einstein’in kuramına karşı Yılmaz kütle çekim kuramı da literatüre girer. 27 Ocak 2013'te ise ABD'de vefat eder.

Bugün dünyada çok popüler olarak kullanınan Siri, Google Now, Cortana gibi bütün programlardaki sesli komut sistemin mucidi Prof. Dr. Hüseyin Yılmaz'dır...

A GREAT STORY OF SUCCESS ... 
The story starts in 1936 when the teachers working in Acıpayam district of Denizli go to a picnic. While the teachers are having a picnic, they meet a small shepherd boy grazing their goats. They invite the shepherd to their side and offer tea and ask for his name. The little shepherd answers in a timid voice: Hüseyin ... Teachers ask Hüseyin to read the newspaper next to them. At that time, the number of people who can read and write is so small ... The diplomas of the learners are signed by the governors themselves ... Hüseyin refuses to take the newspaper because he can't read ... This time the teachers ask about her age and why she didn't go to school ... She answers 12 and adds: I lost my mother when I was 3, and my father when I was 11 ... Teachers who chat with Hüseyin for a while realize that the child is actually very intelligent. Hüseyin begins reading boarding in Denizli with the support and enthusiasm of the teachers he meets. After a while, Hüseyin was presented with a book in a mathematics competition. Hüseyin finishes the book overnight. The next day, the science teacher goes, "There is a deficiency in this book," he says ... The teacher is surprised. Professor Nusret Kürkçüoğlu, who is a late professor of physics, answered this question: “When Hüseyin finished high school, he should come to Istanbul Technical University Electrical Engineering”. And when Hüseyin graduates, he goes to Istanbul Technical University Electrical Engineering. The orphaned and orphaned shepherd Huseyin from Denizli does some work there and his teachers cannot understand his work. One of his professors said, "If he knew about this work, Professor Morse, who works at the Massachusetts Institute of Technology (MIT) in the United States of America, would send it to him.Professor Morse also answers: grup Hüseyin did this five years ago, a group found, but it is extraordinary to find Hüseyin alone. We will cover all the expenses of Hüseyin, let him come to America ” Year 1952 ... Hüseyin has been a high electrical engineer. No parents. The people of the village are extremely poor. A newspaper campaigned and with the money collected, Hüseyin was put on a ship to America. Hüseyin confronts Prof Morse at MIT. Morse will be Hüseyin's thesis teacher, but Hüseyin's English is not good either. He doesn't quite understand what Morse says. He says to his teacher “Write on the blackboard”. Professor Morse also writes the topic that will be the subject of Hüseyin's thesis on the blackboard, and Hüseyin leaves it in his notebook and leaves the university. Although the thesis topics can be completed in 5 years and 9 years in MIT, Hüseyin finishes his studies 3 months later and comes before his teacher. Morse examines the thesis a few days later and calls Hüseyin. “Your thesis is over. But this is MIT. We can't give a doctorate right here. You go and get the lessons you want, come two years later. ” After two years, Hüseyin got his PhD and went to Princeton University. There he works with the renowned physicist Albert Einstein. A few years later, he returned to Boston to work for a firm that supported the inventions. Here we conduct projects aimed at instructing them to talk with computers. Hüseyin Yılmaz made the voice-controlled computer for the first time in the early 1960s. In 1958, he discovered deficiencies in the theory of function as famous as Albert Einstein himself, whom he followed closely and reported to him in a letter. But Einstein dies before they reach the letter. When Yılmaz published this error in a famous science journal, the apocalypse broke out in the academic world. The world of science divides in two and Einstein's theory versus Yılmaz's gravitational theory enters the literature. He passed away on 27 January 2013 in the USA. Siri, which is very popular in the world today, is the inventor of the voice command system in all programs such as Google Now, Cortana. Dr. Hüseyin Yılmaz ...

18 Mart 2019 Pazartesi

YILLAR SONRA ANZAKLI ÖMER OLDU

anzaklı ömer, anzaklar, ayyıldız, albayrak, türk bayrağı, çanakkale, çanakkale hikayeleri, çanakkale destanı, josef miller, yeni zelanda, ABD, doktor,

YILLAR SONRA ANZAKLI ÖMER OLDU.
Yıl 1957… Çanakkale harbine katılan Josef Miller isimli bir Anzak, yakalandığı kanser hastalığı sebebiyle Amerika’da hastahânede bir Türk doktoru tarafından tedâvi edilmekteydi. Bunu öğrenen yaşlı Anzak, Türk doktora:
“–Tarihin cilvesine bakın ki, Çanakkale’de ölmek üzereyken beni tedâvi edenler Türkler idi. Şimdi de yıllar sonra bir Türk’ün elinde tedâvi görüyorum…” dedi.
Ardından kendilerinin nasıl kandırılarak Çanakkale harbine getirildiklerini anlattı. Sonra gözleri doldu ve hiç unutamadığı bir hâdiseyi şöyle nakletti:
“–Sahip olduğumuz bütün teknolojik imkânlara ve sayı üstünlüğüne rağmen Türkler’in cesaret ve gayretleri karşısında durmadan geri püskürtülüyor, tekrar taarruz ediyorduk. Bu taarruzlardan birinde başımdan yediğim şiddetli bir dipçikle yaralanıp bayılmışım. Kendime geldiğimde Türkler’in arasında olduğumu anladım. Önce çok korktum. Çünkü İngilizler, bize Türkler’i çok vahşî ve barbar insanlar olarak tanıtmıştı. Fakat iyice kendime gelince gördüm ki, yaralarımı sarmış, beni tedâvi etmişler. Hiç birinin yüzünde bana karşı öfke yoktu. Üstelik bana çantalarındaki yiyeceklerden ikrâm ettiler. İyi biliyordum ki, yiyecekleri yok denecek kadar azdı. Şok derecesinde bir şaşkınlık yaşadım. Burada âdeta bir misâfir gibiydim. Artık içimden «Yazıklar olsun bana! Yazıklar olsun yalancı İngilizler’e!» diyordum. Nihâyet serbest bırakıldım ve memleketime döndüm…”
Yaşlı Anzak ağlamaya başlamıştı. Türk doktorun adını sordu. “Ömer” cevabını alınca, yıllardır karar verdiği, fakat bir türlü bir vesîle bulup da ortaya çıkaramadığı bir niyetle yatağından doğruldu. Bir müddet Doktor Ömer Bey’in yüzüne dalgın dalgın baktı. Sonra derin bir nefes alarak o âna kadar tadamadığı bir haz ve vecd içinde:
“–Evlâdım! Ne güzel bir ismin var! Şimdiden sonra benim adım da Ömer olsun; Anzaklı Ömer olsun!..” dedi.
Ardından, kendisini büyük bir şaşkınlık içerisinde dinleyen Ömer Bey’e tekrar seslendi:
“–Müslüman olmak istiyorum!..”
Doktor Ömer Bey’in yardımıyla kelime-i şehâdet getirdi. Sonra bir tesbih ve seccâde ricâ ederek şöyle dedi:
“–Evlâdım! Ben bunları sizin dedelerinizde görmüştüm. Onlar, harbin en zor anlarında iken, hattâ ölüme adım atarlarken bile dillerinden Allâh’ın zikrini düşürmüyorlardı. Onlar, tesbihlerini çekerken, yüzlerinde bambaşka hâller ve güzellikler sezerdim. Ömrümün şu son günlerinde ben de o hâli yaşamak istiyorum…”
Doktor Ömer Bey, derhâl onun taleplerini yerine getirdi. Anzaklı Ömer, gücü tükenmiş parmaklarını zorlayarak tesbih tanelerini «Allah, Allah» nidâlarıyla çekmeye koyuldu. Gönlüne ve yüzüne inen nûr-i ilâhî ve huzur, dışarıdan bile hissediliyordu. Sanki hastalığından kurtulmuş, dünyevî hiçbir ıztırâbı kalmamıştı.
O, gücü yettiği kadar dînini de Doktor Ömer Bey’den öğrenme gayretiyle son günlerini mânevî bir haz ve neşve içinde geçirdi. Yaklaşık bir-iki ay sonra da elinde tesbih Allâh’ın ismini zikrede ede rûhunu Rabbine teslîm etti. O, öldürmeye gittiği kimseler tarafından gerçek diriliğe erişmiş bir bahtiyar olmuştu…

11 Temmuz 2018 Çarşamba

DÜŞMANI İYİ TANIYIN

ABD, USA, dünya, sünni, şia, şii, vehhabi, türkiye, CIA, Graham Fuller, islam, ajan,
“ABD’nin dünya hâkimiyeti önünde tek engel Sünni Müslümanlardır. Vehhabilerle ortak çalışıyoruz. Şiileri kullanıyoruz. Sünni iktidarların yıkılması Sünniliğin kalesi olan Türkiye’nin yıkılması ile mümkündür...”
(CIA’nın eski başkanı Graham Fuller’in “İslamsız Dünya” adlı eserinden)

9 Temmuz 2018 Pazartesi

David Rockefeller'in itirafları

David Rockefeller, itiraf, Atatürk, Mustafa Kemal, Adnan menderes, özal, türkiye, israil, yakup, jakop, davut, türkler, yahudiler, abd
“Atatürk yüzünden, planlarımızı yarım yüzyıl ertelemek zorunda kaldık” diyen ABD’li Yahudi bankacı, iş adamı David Rockefeller’ın çok uzun ve ayrıntılı (10 sayfa) “itiraf açıklamaları”ndan bazı notlar: “Türkiye’ye, Adnan Menderes zamanında “Marshall yardımı” ile el attık ve kontrol altına aldık.” “1980 darbesi bizim isteklerimiz doğrultusunda yapıldı, (ama sonra kontrolümüzden çıkmaya başladı)” “Binlerce Türk gencini, uydurma ideolojiler uğruna birbirine kıydırdık” “Turgut Özal, isteklerimiz doğrultusunda kapıları sonuna kadar açtı. Türkiye’de para putlaştırılmaya, arkadaş, dost, aile gibi kavramlar ve kutsallar unutulmaya başlandı.” “Kürt Devleti projesini” hayata geçirmek için önce örgüt yarattık. (PKK).” “Türkiye bizim için (İsrail adına) çok önemli... Su kaynaklarının önemli bir kısmı burada bulunmaktadır” “Medeniyetin beşiği olarak Türkleri kabul edemezdik, bu mirasa el koymalıydık. Zaten bu maksatla Osmanlı’yı yıkmak zor olmadı.” “Hitler, bizim tarafımızdan iktidara taşındı, çünkü buradaki Yahudiler, İsrail devletini kurmaya yardımcı olmadılar.” “Atom bombası, Yahudilerin yaşadığı Almanya’ya atılamazdı, bu nedenle Japonya kışkırtıldı ve oraya atılarak gücümüz ve kararlığımız ispatlandı” “İsrail Devleti, Rotschild Ailesi’nin cömert mali desteği ile kuruldu. Rockfeller sayesinde ayakta kaldı” “Sovyetler Birliği’ne yeteri kadar ülke bırakılmış, Kominist ihtilali için mali destek sağlanmıştı” Çin, henüz tamamen kontrol edemediğimiz bir ülke ama ABD (Yahudi) ekonomisine katkısı büyük olmaktadır”. “Vietnam, Kore, Kamboçya, Tayland, Endonezya, Afganistan, İran-Irak ve Yugoslavya’daki çatışma, işgal ve bölünmeler savaş sanayimizin deneme ve gelişmesine yaramıştır.” “Zaire, Çad, Yemen, Guatemala, Şili, Brezilya, Dominik, Somali, Panama, El Salvador, Bolivya, Ekvator, Peru, Uruguay, Angola’daki savaşlar ve darbeler bizim planlarımızdı.” “Bütün ülke yönetimlerini kontrol altında tutuyoruz, aksi halde terör olaylarını devreye sokuyoruz.” “Dünyada hiçbir yerde büyük çaplı mafya ve kaçakçılık olayları bizim iznimiz olmadan yapılamaz.” (10 sayfalık itiraflarını okumanızı tavsiye ederiz heryerde bulabilirsiniz, Dünya'yı nasıl karıştırdıklarını ve her ülkeden ne kadar çok uşakları olduğunu itiraf ediyorlar...)

2 Haziran 2018 Cumartesi

KAR KRİSTALLERİNDEKİ MUCİZE

mucize, abd, usa, ateizm, ateist, Wilson Bentley, bilim adamı, araştırmacı, kar, Allah inancı, tevhid, hak yol islam, güzel şekiller, kar şekilleri, kar taneleri, güzel sözler, anlamlı sözler, özlü sözler
Kar kristalleri üzerinde ilk araştırmaları yapan ABD'li Ateist Wilson Bentley, elli yıl boyunca kar kristalinin 6.000 fotoğrafını çekmiştir...
Bu kar tanelerinin hiçbiri birbirine benzemez ve kitabının son bölümüne şu notu düşmüştür yazar :
''Sanki bir sanatçı, sanatını gösteriyor. Artık inanıyorum...''

1 Aralık 2015 Salı

EŞŞEK DEYİP GEÇMEYİN

EŞŞEK DEYİP GEÇMEYİN...
(Biraz gülelim)
1950'li yıllarda Amerikalı mühendisler gelmiş Türkiye'ye. Adnan Menderes Dönemi; Küçük Amerika olacağız diye ilk heveslendiğimiz günler...
Bir kısım imar çalışmalarına rehberlik ediyorlarmış. O zamanlarda bizde yol güzergahını belirleyecek alet yok, eleman yok.
Nafia mühendisleri eşeği yokuşa sürüyorlar, arkasından elemanlar şeritmetre çekiyor ve eşeğin ayak izlerine kazık çakıp istikamet belirliyorlarmış.
Bunu gören Amerikalı mühendis, pratiği kavrayamamış ve sormuş:
- Ne yapıyorlar böyle?
- Rampada yolun güzergahını belirliyorlar.
- Nasıl yani, anlayamadım?
- Eşek % 7 eğimin üstüne çıkmaz, biz de eşeğin izinde kazık çakıp rampada yol güzergahı belirliyoruz demişler.
Amerikalı katılarak gülmeye başlamış. Yatışınca da sormuş:
- Peki, eşek bulamayınca ne yapıyorsunuz?
Yetkili cevap vermiş:
- Amerika'dan mühendis getirtiyoruz 

6 Kasım 2015 Cuma

KORE SAVAŞINDA ESİR MEHMETÇİKLERİN DAYANIŞMASI

Türk Bayrağı, Kore Savaşı, Çin, Türk Askeri
ABD'de Eugene Kinkead, Kore Savaşı ile ile ilgili yazdığı kitapta diyor ki:

"...Çinliler'e esir düşmüş ABD'li 7190 askerden üçte biri düşmanla işbirliği yapmış, bu esirlerden 2730'u şartlara direnemeyerek ölmüştü. Subaylar esir arkadaşlarını öldürmüş, hastalara ve açlara arkadaşları yardım etmemişti.

ABD'li esir askerler, memlekete bağlılıklarını, dayanışma duygularını, âmirlerine itaat duygularını tamâmen yitirmişler, yardımlaşma tamamen bitmişti. Kuvvetliler, zayıfların elinden yiyeceklerini bile alıyordu.

229 kişiyle Çinliler'in elindeki üçüncü büyük esir grubu Türkler'di. Türkler, 229 kişi girdikleri esir kampından 229 kişi çıkmışlardı, hem de yaralılarını tedâvi ederek. Türkler'in esir subayı, Çinli komutana; "Türk askerlerine ancak benim vasıtamla emir verebilirsin, onları öldürebilir, fakat istemedikleri şeyleri yaptıramazsın. Beni öldürürsen, en kıdemli asker komutan olur, onu öldürürsen ondan sonraki. Bu tek kişi kalıncaya kadar devam eder ve emir-komuta zincirine riâyet etmeden bizimle diyalog kuramazsın." demişti.

Türkler, birbirlerine müthiş destek oluyorlardı. Herşeylerini paylaşıyorlardı. Hastalarına sahip çıkıyorlardı. Bir hasta Türk esirinin yanında mutlaka sağlam 2 Türk esiri bulunuyordu. Hastanın her türlü ihtiyâcı bu 2 esir tarafından karşıllanıyordu. Soğuk günlerde, ABD'li hasta esirler, soğuk ve açlıktan ölürken; Türkler, hastaları insan bedeninden meydana getirdikleri etten duvarlar içine alarak koruyorlardı. Kendileri de soğuktan korunmak için birbirleriyle güreş tutuyorlardı. Hem de sanki esir değil de kendi memleketlerinde, sevdikleri arasında güreş tutuyormuş gibi nârâ atarak. Onların bu güreşleri, korkusuzca nârâ atmaları, kendilerinde nârâ atacak gücü bulmaları, Çinli askerleri korkutuyordu. Türklere sataşmaktan çekiniyorlardı. Bu güreşler, onları güçlü ve birbirine bağlı kılıyordu..."

(Kaynak: Türkiye Gazetesi, 16 Nisan 1998 ve Türkiye Gazetesi Takvimi, 12 Kasım 1999)