gonca etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
gonca etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

8 Aralık 2022 Perşembe

AKLININ KESMEDİĞİNE NE ÇOK BİLENMİŞSİN BE İNSAN

AKLININ KESMEDİĞİNE NE ÇOK BİLENMİŞSİN BE İNSAN,orjinal içerik,OSMAN YAZICI,gökyüzü,ağaç,kavurucu sıcak,al kış,yaprak dökümü,gonca,tek tümce,elif,akıl,

“AKLININ KESMEDİĞİNE”

NE “ÇOK BİLENMİŞSİN” BE İNSAN!

Yazın sıcağı sıcağına tuttuğu al eviyle
Soğuk yüzlerin al kış!ına
Dalkılıcıyla dalıvermenin vefasızlığı mıdır?
Yoksa
Yazın kucağı kucağına doğurduğu bir hayatı
Kar kefenine kıyamayışın merhameti midir?
Şu iki yüzlü akıl dallarının
Arkalı önlü yaprak döküm anları...

Bilemezsin be insan!
O’nun bildirdiğinden gayrı nedir ki dilindeki lisan
Aklının kesmediğine ne çok bilenmişsin be insan!
Çiçeğini katmer katmer gönlüne açmayan sırrın
Bir goncalık kokusu bir tohumluk semeresi için
Gözünü kafatasının burun deliklerine
Dikemezsin be insan!
“Tek Tüm’ce”nin ilminde saklı esrarı
Bu madde bağımlılığınla
Kelimelerin harflerden olma pay-paydasına
Bütün satırlar emrinde olsa da inan ki
Dilim dilim dilemezsin be insan!

Elif mi sanırsın kendini BE insan!...

Osman YAZICI

15 Ekim 2022 Cumartesi

AH SEN DOĞARKEN...

AH SEN DOĞARKEN,gül,diken,OSMAN YAZICI,orjinal içerik,şah,mat,kefen,inci çiçeği,katmer,gonca,lafzai Celal,saye,gül yüzlü,
AH SEN DOĞARKEN...

Ahsen doğarken!
İlk ve son defa “güldüm” ben
“Şah” çekilen “mat” tenimden
Kefen biçildi kahkaha çiçeklerime
İnci çiçeği dişlerinde
Açarken hüznün bahtı
Dudak büktü tomurcuk katmerime
Bir tebessümüne devredip tahtı
Mim goncana evrildim Efendim!

Ahsen doğarken!
Güzelliğe vurulu tek mühürdüm ben
Son peygamber çiçeğinden alırken
Semalar semavi rengini
Çan çiçeği gibi kaldırıldı hükmüm
Bir ezan çiçeğiyle verildi sela’m
Yalnız sanaydı gayrı salât ve selâm
Gülhatmi sevabından devşirip bengini
İki kürek kemiğinle çevrildim Efendim!

Ahsen doğarken!
Çiçekler ve kuşlar kadar özgürdüm ben
Bir saksı ve bir kafesle
Ha kir, ha pis şimdi köklerim ve göklerim
Ben toprak oldum sen Âb-ı Hayât
Bozuldum teyemmüm gibi bir abdestle
Hafifçe yuvarlandım hep senin yüzünden
Kara sevda gözünden
Düştüm ayağına, devrildim Efendim!

Ahsen doğarken!
Son defa “güldür güldür”düm ben
Şanını aşağı akmakla alan şelale gibi
Döküldüm gök yüzün’den yer yüzüme
Baştan ayağa… Bedeninde kalıp kalıp
Namını Lafza-i Celal’den alan Lale gibi
Sanını sadece sana benzetilmekten alıp
Yüzümü yüzünle, yüzüne yüzümden
Katmer katmer gül dürdüm Efendim!

Ahsen doğarken!
En son vasiyetimi yazarken görüldüm ben
Kisra sarayımdan çöken 14 sütuna
Son arzum sadece ellerinde açılmak
Deryadilinden cümleye saçılmaktı
Güle kıyam adın
Gonca gonca kopyalandım gözyaşından
Ruh’undan asıla asıla geçip rosadan posadan
Yüzsuyu hürmetinden süzdürüldüm Efendim!

Ahsen doğarken!
Güzelliğinle bir tutuldum ben
Oysa ki birtek tutulmuşluk vardı gayrı
O da gül yüzüneydi
Bir naaş ve bir tohum misali
Gömüldüm gözlerinin karasına
Hem uğur getirdin güle
Hem de uğurladın güle güle!
Sayende iki cihana sevdirildim Efendim!
Osman YAZICI

14 Ekim 2022 Cuma

"ÇİÇEK GİBİYİM" DİYORUZ DA "GÜL GİBİ" EMİN MİYİZ...

"ÇİÇEK GİBİYİM" DİYORUZ DA "GÜL GİBİ" EMİN MİYİZ,müslümannız,emin miyiz,gonca,miski amber,hale,çiçek,gül,çiçek toplayan çocuk,OSMAN YAZICI,tarım ve insan fotoğraf yarışması,
"ÇİÇEK GİBİYİM" DİYORUZ DA "GÜL GİBİ" EMİN MİYİZ...

Arı, özünden bal çalar ağızlara. Yeryüzü, goncasında tebessüme bürünür. Dalındaki kuşların dilinden hoş sedasını bırakır gök kubbede. Misk-i amber gelir, kokusundan sürünür. Tüm gözler nişanlıdır çiçek yüzüne. Dilber onun suretinden görünür. Akı göz alır, kırmızısından köz alır, hayat yeşilinden söz alır. Gelen dünür giden dünür...

Ellere yakışır, ne de olsa kainatın en güzel gelinidir. Böcekler, kelebekler... Hepsi bir çiçekle evlidir. Meyveye durur akabinde hayat. Ocağı buram buram tüter; umutlar alevlidir. Ters lalede yere düşer cennet. Dikenler merdiven kurar arşa. Sema girdabına kapılır gülün. Ardından miraca yürünür…

Yeryüzü “çiçeklere gelin!” der. Laleden imanı, gülden emini, leylaktan baharı, papatyadan temiz kalbi, kardelenden tevazuyu... “Gel ve kopar!” Güvenin özüne davet eder herkesi. “Gelin ve emin!” Gelen emin, giden emin. Herkes bilir ki çiçeklerin harfleri güven kokar…

Güvenin harfleri okunduğu gibi yazılır, yazıldığı gibi okunur. Tavırları asla yüreklere 'kurt düşürmez' sözlerinde hiçbir 'bit yeniği' aratmaz. Tam tersi
durum söz konusuysa; "güven"in yazısına "güve"nin harfleri karışmış demektir.

Lale'nin "emanet" teklifini yerler, gökler, dağlar kabul edemezken insan bu ağır yükü sırtına aldı. Zira bu hususta soyundan açacak olan "GÜL"e güveni tamdı. Bu yüzden kendisine "EMİN MİSİN?" diye sorulmadı. Zira yer-gök, dağ-taş biliyordu ki o GÜL, Muhammed'ül EMİNdi. (Lale tasavvufta Cenab-ı Hak'kın, Gül Efendimiz Aleyhissalatü Vesselâmın sembolüdür.)

(Müslüman, müslümanların elinden ve dilinden emin olduğu kimsedir. Mü'min ise insanların canları ve malları konusunda kendisinden emin olduğu kimsedir. Hadis-i Şerif/Tirmizi)
Osman YAZICI

Fotoğraf: Tarım ve Orman Bakanlığı Eğitim ve Yayın Dairesi Başkanlığı - Tarım, Orman ve İnsan Fotoğraf Yarışması 

6 Ekim 2022 Perşembe

SEMA VER!

çay,çaydanlık,semaver,enhar,elifba,kamusu,umma,kıyım,med cezir,uçmak,kah,gonca,çiğ,OSMAN YAZICI,orjinal içerik,altın,duman,kelime oyunu
SEMA VER!

Semaver gönlüm
Ateş altında, 'enhar' üstünde
Kaç deryanın kanı kaynar da
Bir damlalık yaratılış suyuma
En yüce dosta davetiyelik
Dumanı üstünde
Bir yudumluk ‘çay’ demlenir mi bilmem

Yangın merdiveninin ayağını kaydıran ıslak zemin
Yoksa
Ateşin ocağına düşmüş göl-gemi?
Dilimin ucundaki bir “ab”lık Elifba’yla
Su-suverir de cümlenin kamusu
İçimden geçenlerin ağzındaki nara
Ateşten kelimeler gemilenir mi
Yoksa gemlenir mi bilmem

‘Umma’nın kıyamında hep bir umut
‘Kıyı’mda dirilir en iri kıyım kor‘kum’
Ateşi çıkmış bir başın üşüyen ayağına
Kanıvermiş şerarem de şelalem de
Serabımda susûz ortak
‘Med-Cezir’imin bir miraçlık secdesinde
Can kuşum “uçmak”la yemlenir mi bilmem

Bedenimden çekilen sular
Doldurdukça doldurur ruhumun yaşlı bardağını
Ateşle suyun al evinde tüm sermayem
Kâh hırçın bir dalga geçişle
Kâh bir buhar oluşla
Çekilir de göklerin sularına bir kömürlük ömür
Bir bulutluk rahmet gözünde nemlenir mi bilmem

Bir gözü tav-şan kanında
Diğer musluk korukluğun çağla yanında
Küllerime dökülen can suyu
Gonca gonca doğum, diken diken batım
Söner mi bin yıldır yanan bu ateş
Yerin dibine geçer mi Save
Gün gelir de yüzüme gülüverir mi kader
Çiğ-dem arafında dudak payım
En kutlu tebessümle 'mim'lenir mi bilmem

‘Altın’dan ırmaklar akan cennet
Ateş pahası
Şeytanın is’yanı cehennem
Sudan ucuz
Duman beyazından ihram giyen ruhum
Dönüp dönüp bir kâbelik kara sevdaya
Közüm ‘kül’lenir, sularım zemzemlenir mi bilmem
Hey hat!
Burnundan ‘ba’cası tüten aşkın harfleri
“Elif'"ten dem alıp da âdemlenir mi bilmem

Sema ver ki lütfundan Yarab!
‘Arş ileri’ şanına meftun kelimelerim
‘Kıt’a dur!”umla hemdemlenir mi bilmem
Osman YAZICI

29 Eylül 2022 Perşembe

ELHAMDÜLİLLAHİ RABBİL ÂLEMİN

OSMAN YAZICI,orjinal içerik,elhamdülillahi rabbil alemin,dil,avaz,sela,minare,hilal,kabe,kan,gonca,elif,kalem,nun,takbir,Fatiha,nas,Hamid,And,cami,

ELHAMDÜLİLLAHİ RABBİL ÂLEMİN

Haydi dilim çık!
gönlümün taş-kınından
avazın çıktığı kadar çık!
zirvesine
bir minarelik kalemden kul-emin
Sela sela indir en ‘üst ün’leri
esrenin ‘zir’ ve ‘sin’e
gölgesinde cami cami toplansın tüm övgüler
bir hilallik alemin
‘O!’ kaba, kâbe kâbe dökülsün gayrı
‘dilim’in ucundakiler:
Elhamdülillahi Rabbil Âlemin

Kırmızı gömleğin kızıl ötesi methidir bu
‘kanı’na girmesin sakın kalp kelimeler
gonca kadar ‘suspus’lu
gül kadar ‘süs püs’lü olsun
gönülden boğaza dilden dudağa
cümle al-emin
Konu-şana gelince kâl-emin olsun
en ünlü harflerinden
sessiz harflerinin sükûtuna lal-emin
Andolsun ki yed-i kudretine
kendi kelâmıyla kulağını çınlattığım lalemin
Elhamdülillahi Rabbil Âlemin

Çek gayrı dilim Elif kılıcını, kalemini
hokka hokka gönlümün Nun taş-kınından
öyle bir cümle ‘Kuran’ eyle ki ‘ene’ni
kelimelerin arası açıklığına hak-emin olsun
Tekbir hamd
‘Fatiha’dan ‘nas’a cümle hat-emin
Dilinden diline en güzel hediyesidir bu âd-emin
kabul eyle Ya Hamid! Cennet duasının son-ucunu
Amin. Elhamdülillahi Rabbil Alemin
Şahit olsun ki Cibril-i Emin ve Muhammedül Emin
Nun. Andolsun ki üstüne kalemin
Elhamdülillahi Rabbil Âlemin

Osman YAZICI

1 Şubat 2017 Çarşamba

KÖRDÜĞÜM GİBİ...

kördüğüm, gül, urgan, halat, ip, gonca,
KÖRDÜĞÜM GİBİ...

Hz. Aişe, Peygamberimizle (sas) yeni evlenmişti.
Eşinin kendisini sevip sevmedigini merak etmekteydi,
ya da kendisini ne kadar ve nasıl sevdigini…
Hz. Aişe bu düşüncesini Peygamber Efendimizle (sas) konuşmadan edemedi.

“Ey Allah’ın Resulü (sas), beni seviyor musun?”
“Evet, Ya Aişe tabi seviyorum!”
Aişe dahasını da merak ediyordu acaba nasıl seviyordu? Hemen sordu:

“Beni nasıl seviyorsun?”

Peygamberimiz (sas) sevgi şeklini tanımladı eşine;
“Kördüğüm gibi”
bu cevap Hz. Aişe’yi cok sevindirdi, çünkü kördügüm açılamazdı.
Açılmayan, bitmeyen sırlı bir sevgi demekti.

Alacagı cevap onu çok mutlu ettigi için, Hz. Aişe sık sık sorardı:
“Ey Allah’in Resulü (sas), kördüğüm ne alemde?”

Peygamberimiz (sas), Hz. Aişe’yi memnun eden cevabı verirdi her defasında:
“İlk günkü gibi…”.

31 Ekim 2016 Pazartesi

GÜL

Gül, mükemmel gül, pembe gül, gonca
Bir büyüğüm derdiki;
"Gülü koklamanın bedeli güllerin Efendisine (sas) salavat getirmektir"
(Şükrü Aygün)

16 Ekim 2015 Cuma

Sevdiğin kadını üzme.!

gül, gonca, kırmızı gül, mükemmel gül
''Erkek sevdiği kadını üzmekten sakınmalıdır. Gül koklanır, fakat hırpalanmaz.''
(Fuzuli)

Beklemeyin

eller, toprak, gül, gonca,
Nazik olmak için bir gülümseme beklemeyin.
Sevmek için sevilmeyi beklemeyin.
Bir arkadaşın değerini anlamak için, yalnız kalmayı beklemeyin.
Çalışmaya başlamak için en iyi işi beklemeyin.
Biraz paylaşmak için çok olmasını beklemeyin.
Öğütleri hatırlamak için düşmeyi beklemeyin.
Yardım edebilmek için zamanınız olmasını beklemeyin.
Özür dilemek için birisinin acı çekmesini beklemeyin.
Ve... duaya inanmak için acıları beklemeyin.
Prof. Dr. Ömer AŞICI

15 Ekim 2015 Perşembe

KADIN HAKLARI

gül, gonca, güzel resim, kurdela, kadın,
“Ey insanlar! Kadınların haklarına riâyet ediniz! Onlara şefkat ve sevgi ile muâmele ediniz! Onlar hakkında Allah’tan korkmanızı tavsiye ederim. Siz kadınları, Allah emâneti olarak aldınız; onların nâmuslarını ve iffetlerini Allah adına söz vererek helâl edindiniz!” 

Hz. Muhammed (SAS) 
(Kaynak: Sahîh-i Buhârî Muhtasarı, X. 398)