tasavvuf etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
tasavvuf etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

26 Ocak 2023 Perşembe

ALFABEDE KAÇ HARF VARDIR?

ALFABEDE KAÇ HARF VARDIR,latince,türkçe,arapça,alfabe,elifba,elif,mim,tasavvuf,OSMAN YAZICI,mimhat,ebced,Hayy,Hu,hz Muhammed,arş,selavat,cibril,kalem,orjinal içerik,

ALFABEDE KAÇ HARF VARDIR?

A) 2 (Fransızca kökenli ‘Alphabet’ kelimesinden Türkçe’ye geçen “alfabe” sözcüğü, eski Yunancadaki ilk iki harf olan ‘alfa’ ile ‘beta’nın okunuşundan gelir. Dolayısıyla alfabe kelimesinde iki harf (alfa-beta) vardır. ‘Elifba’ deyince de durum aynıdır. (Elif-Ba)

B) 6 (A-L-F-A-B-E)

C) 5 (Tekrar edilen harfleri saymazsak yani A harfini tek sayarsak)

D) 29 (Türk alfabesinde 29 harf vardır)

E) Hepsi

Efendim bu soruya ‘YAZICI’nın verdiği birinci doğru cevap: Yazı olarak ELİF-MİM sayı olarak ise 41’dir. (Elif harfi Allah Azze ve Celle’nin, Mim harfi Efendimizin (sallallahu aleyhi vesellem) sembolüdür. Elif’in ebced değeri 1, Mim’in 40’tır. 40+1=41 ise ‘Yazıcı’ kelimesinin ebcedidir.)

İkinci doğru cevap ise 29’tur. (A-Zira onun tek isteği harflerinin “Hay’dan gelip Hu’ya gider” olmasıdır. Allah Azze ve Celle’nin Hayy ve Hu isimlerinin ebced değerleri toplamı 18+11=29’dur. B-29 sayısının tersten okunuşu 92’dir. 92 ise Muhammed’in (sas) ebced değeridir.)

Elif’i kalem bilmeyen, Yazıcılığını MİM-HAT (Mimhat: Arapça silgi) terazisine vurmayan her yazı: BİTİK… (Bitik: Eski Türkçe’de yazı)

Ah ah! Nasip olur mu acaba ‘tüy siklete’ de karınca karanınca göklerin ‘ton’larına dört dörtlük, şiir gibi övgüler(den) dizebilmek… “Kıt”a Dur! bir acizlikle “Arş İleri!” Azizliği; ‘cümle’si baştan sona A-Z gelen alfabeyle övebilmek…

Rızan miktarınca, arşının ağırlığınca, yarattıklarının sayısınca, kaleminin yazdıklarının sayısınca Selat-ü Selam gönderdiğimiz Efendimiz Hz. Muhammed’in (sallallahu aleyhi vesellem) diliyle sesleniyoruz sana Yarabbi: “Azabından affına, gazabından rızana sığınırız. Senden yine sana sığınırız. Biz seni övmekten aciziz. Sana övgüleri saymakla bitiremeyiz. Sen ancak seni övdüğün gibisin.

Kabul eyle Yarab sadece senin kutlu dilinle sana hamdimizi:

Andolsun ki üstüne kalemin
Şahit olsun ki Cibril-i Emin ve Muhammedül Emin
Elhamdülillahi Rabbil Âlemin.
Osman YAZICI

VAR MIYIZ? VAR MISINIZ?

ÖTEKİ TARAFA-ÖBÜR DÜNYAYA GİDİP GELMEYE VAR MIYIZ? VAR MISINIZ,çanakkale köprüsü,boğaz köprüsü,türkiye,öteki taraf,ahiret,dünya,tasavvuf,yıldırım,Ya Vedud,aşık,aşk,OSMAN YAZICI,

ÖTEKİ TARAFA-ÖBÜR DÜNYAYA GİDİP GELMEYE
VAR MIYIZ? VAR MISINIZ?

Öteki Tarafa’ veya ‘Öbür Dünya’ya gidip gelen var mı aranızda? Örneğin ters tarafından kalkıp tam ortalığı dümdüz edecek sinir uçlarında kamp kurmuşken; Rahmani bir refleksle merhamet-bağışlama tarafının sakini olabilen… Ya da burnu havada bir kibrin nefesini tam içine çekmek üzereyken tevazunun yer çekimine bırakıp da kendini çiçeği burnunda bir secdeye alnını öptüren… Veya gözü yüksekte bir hırsın söz-hudut dinlemezliği esnasında kanaatin ‘yeter!’ ikazıyla yelkenleri deryaya indiren… Dedikoduya sonuna kadar açılmış bir dilin ağzına biber sürüp kulağını çekerek, ölü kardeş eti yemeye niyetli nefsin iştahını kapatan mesela… Var mı?

Veyahut zenginken öbür dünyaya, öteki tarafa yani fakirlerin semtine elleri maddi ikramlarla dolu dolu gidip de elleri manevi ikramlarla taşa taşa geri gelenler var mı? Sağlıklıyken en azından bir kolonya alıp da hastane durağında inen ve bütün kirlerinden ari ve dezenfekte olmuş olarak makbul bir duanın tohum sırtın(d)a bin‘dirilen’... Düşman istilasıyla, çaresizlikle, yoklukla kuşatılmış mazlum kalelere, sıcacık yatağından “Yıldırım” hızıyla fırlayıp “Yettim bire acının kucağına Doğan” diyebilen… Var mı?

Kısacası şeytani ve nefsani duyguların esiri olmayı “savcı” gönlüyle başından savıp, hakkı ve adaleti “avukat” yüreğiyle savunup, sonunda da bedeni ve ruhuna güzel ahlakı “hâkim” kılanlar var mı?… Var mı “çift yaratıldığını” unutmayıp da yarım kalanın ö“teki” olup hem kendi tarafını hem de öbür tarafı tamama erdiren…

Var olsun ‘ben varım’ diyen. Varlığımız işte bu “öteki tarafa-öteki dünyaya gidip gelenler”in varlığı hürmetine kâim-daim belki de. Sırat köprüsü dünyadayken kurulu. Öteki tarafa geçenler Cennete, geçemeyenler Allah cc muhafaza…

Öteki tarafta, öbür dünyada insanlar ikiye ayrılır:
A-İlahi rahmete, ikrama nail olup hak verilse dahi bir daha asla yeryüzüne dönmek istemeyecekler. B-'Keşke toprak olaydım' (Nebe Suresi) diyecekler.

El Vedud olan Allah Azze ve Celle Hazretleri lütfü ve keremiyle cümlemizi “A ŞIK” içinde gelip gidenlerden eylesin!

Osman YAZICI

4 Ekim 2022 Salı

TEK BAŞINA ANLAMI OLAN TEK HARF "O"DUR

OSMAN YAZICI,orjinal içerik,aşure,O,tasavvuf,kelime oyunu,fasulye,nohut,nimet,tekbir,dua,mübarek,ibretlik,

 TEK BAŞINA ANLAMI OLAN TEK HARF "O"DUR Alfabemizde tek başına anlam ifade eden tek harf, "O"dur. O, (Arapça Hu) tasavvuf’ta Cenab-ı Hakk’ı sembolize eder. İhtişamda, kudrette, güzellikte, izzette yalnızlık, yalnız Allah’a (cc) mahsustur. Biz ise alfabenin diğer harfleri hükmündeyiz. Anlam kazanabilmek için diğer harflerle yanyana gelip birlik olmaya muhtacız. Toprakla, suyla birliktelik kuran küçücük bir tohum dünyayı doyurur da tek başına anlam ifade ettiğini sanan tohum, bir kuşun dişinin kovuğunu dolduramaz.

İlk birliktelik, tohumla toprak arasında kurulur. Ardından su katılır bu dostluğa. Güneşin kanı kaynar sonra ortaklığa. Arıların katılımıyla da beraberlik tüm doğaya aşılanır. İnsan ise aklı ve eliyle bu şirketin gücüne güç katar. Sonunda tohum filizlenir, yaprak-çiçek açar ve meyve verir. Üretim için bir araya gelen ortaklar, hasadı da adaletle bölüşürler. Bitkinin başı güneşe gider. Kökü toprağa sıkı sıkıya bağlıdır. Gövde suya, çiçek arıya, meyve insana tahsis edilir. Meyve çekirdeğinden de tohumun payı ayrılır. Beraberliğin kaybedeni yoktur. Kazananıysa tüm ortaklardır.

İki bireyin menfaat çarpışmasının sonucu birdir. (1x1=1) İhtilafla bölünmesi birdir. (1/1=1) Çıkar hesabının sonucu 0’dır. (1-1=0) İki bireyin toplamının sonucuysa ikidir. (1+1=2) Bu yüzden "karşı karşıya gelişimiz" darılmak için değil sarılmak için olsun.

Kar taneleri farklı şekilde, güzellikte, büyüklüktedir. Asıl farklarını ise -aralarındaki farkları bir kenara atarak- yerde oluşturdukları bütünlükte hissettirirler. Bu birliktelikleriyle öyle bir yüceliğe erişirler ki göz kamaştırırlar, ne içinden çıkamadıkları çukur ne de üstüne çıkamadıkları tümsek bırakırlar. Beraberlik önce 'farkı kazanan' sonra 'farklı kazanan'dır.

Sözün özü AŞURE OLABİLMEK. Aşure kelimesi 'on' anlamına gelir. 10 sayısındaki '1'in sağında '0' olup hem 'BİR'in hem de 'BİRLİK'in değerini artırmak. Bu sayede tek başına 'solda sıfır' olmaktan öteye geçemeyen yalnızlığımız da 'sağda sıfır' oluşla hem 1'i 10 edecek, 100 edecek hem de kendi varlığına 'bin bereket' katacaktır.

Haydi o zaman; önce 'O' diyelim. Sonra 'O daire' içinde 'beşer beşer' toplanıp ONA varalım. ELDE VAR BİR... Ailemizle aynı sofrada bağdaş kurup diz dize, millet ve ümmetçe aynı safta omuz omuza, aynı sevgide göz göze kısacası 'TEKBİR' hatırına hep BİZ BİZE olalım. Aynı 'kazan kazan'da AŞURE olalım...

Mühim olan ayrı ayrı kendimizi fasulye gibi nimetten saymak değil aynı ocakta AŞURE olup pişebilmek...

Allah cc ailemize, milletimize ve bütün Ümmet-i Muhammed'e birlik olup, bir Aşure tadında ömür sürmeyi lütfetsin. Aşure gününüz mübarek olsun.
Osman YAZICI

1 Eylül 2022 Perşembe

DOSTLUK KALORİ-FERDİR

OSMAN YAZICI,dostluk, kalorifer, fer, güç,kuzu,koyun,keçi,tasavvuf,tarım ve insan fotoğraf yarışması,

DOSTLUK KALORİ-FERDİR
Yazı; bir sesli harfin konuşmasıyla, bir sessiz harfin dinlemesinden oluşur. Edebi esas aldıklarından, susmaları da konuşmaları da sırayladır.
Harflerin birbirine güveni tamdır. Ortaklıktan çekinmezler. Bazen biri bazen diğeri öne geçer ama hep yan yanadırlar. Muhabbetlerinin sonu uç-üç noktaya kadar gider. Noktayı bile büyük harf dostluklarının başlangıcı için kullanırlar.
Dostlukları sürekli “he!ce” üzerinedir. “Hayır!”da hayır görmezler. Virgül kullanmazlar, zira ve'li dilden konuşurlar…
Harfler gibi bir a ile olalım, bir be'den olalım. Birbirimize kanımız kaynasın, kalbimiz ısınsın ki aramıza soğukluk girmesin.
Yaradan, dostluğu bizim için hem kalori, hem fer, hem de kalorifer kıldı.
“Yanarız!” diyenler: Yaradan, Halilleri için ateşi serin ve selametli eyledi. En Yüce Dost varken alem Nemrutlaşmış ne yazar!
Osman YAZICI

Fotoğraf: Gülseren Sarıgül - Tarım ve Orman Bakanlığı Eğitim ve Yayın Dairesi Başkanlığı - Tarım, Orman ve İnsan Fotoğraf Yarışması
 

27 Ağustos 2022 Cumartesi

SEVGİ BÜTÜN DİLLERE DEĞER

Ayet, sevgi, sevgi bütün dillere değer, OSMAN YAZICI, tasavvuf, yazar, hz davud, hz süleyman, cinlere hükmetmek,kibir,yılan,nefret,kül,ateş,ejderha,tarım ve insan fotoğraf yarışması,koyun,kuzu,mera,çocuk,
Nefret dile gelince, ateş püskürür insan. Kül eder anını, yarınını. Ejderha gibi sadece mitolojide yaşar.
Kibir dile gelince, ayağı yere basmaz insanın. Büyüklüğünü yitirir, kuşa döner.
Yalan dile gelince, bir daha belini doğrultamaz insan. Yılan gibi kıvırır, kıvırtır, sürünür. Vurdumduymazlık dile gelince, duymaz- görmez-konuşmaz insan. Maymunlaşır, sureti insandan görünür...
Bir tek sevgi dile gelince anlaşılır insan. Bir tek sevgi dile gelince anlaşılır ki: İnsan.
Zira sevgi hayatın ana dilidir. Bütün varlığın anladığı dilden konuşmak yalnız sevgiyle olur. Sevgi dile gelirse peşinden saygı, dostluk, şefkat gelir. Zira sevgi ana haslettir. Yavrularsa anaları neredeyse oradadır.
Sevgi dile gelince, anlaşılır. Sevgi, dile gelince anlaşılır.
Bu yüzden sevdiğimize sevdiğimizi söylemekten asla geri durmayalım. İlla ki söze dökmeye gerek yok. Zira sevgi bir sarılış, bir tebessümle alfabesiz de dile gelir.
‘Davudi’ bir sese sahip olmak ancak sevgiyi dile getirmekle mümkün. Hz. Davud sonrasıysa Hz. Süleyman. Rüzgara-cinlere hükmetmek, hayvanlarla konuşmak…
Gayrı dile kolay…

Fotoğraf: Burhan Toy - Tarım ve Orman Bakanlığı Eğitim ve Yayın Dairesi Başkanlığı - Tarım, Orman ve İnsan Fotoğraf Yarışması

26 Ağustos 2022 Cuma

"Yaratan Rabbinin adıyla oku!"

Yaratan Rabbinin adıyla oku, osman YAZICI, ilk emir, oku ayeti, ayet, Kur'an, hira bismillah, vira bismillah, üç cemre bir bahar, yazar, tasavvuf
"Yaratan Rabbinin adıyla oku!"
Adın gönlüm-gözüm-başım üstüne
Hira BİSMİLLAH...

Kalem kalem, hücre hücre, doku doku
Bir 'alak'lık damla bir mezarlık 'taşım' üstüne
Zuhura, sahura BİSMİLLAH...

Lale diyarından bir güllük gülistanlık koku
Renk versin gayrı 'yazı'mdaki al-kışım üstüne
Üç cemre bir bahara BİSMİLLAH...

Sığınır Rahman ve Rahim adına 'ism'imdeki korku
Vurup baltayı isminden gayrı sevdaların büstüne
Vira BİSMİLLAH...

Osman YAZICI

 

8 Kasım 2017 Çarşamba

HZ. MEVLANA DOSTLUK SÖZLERİ

Hz. Mevlana, Mevlana, Mevlana Celalettin Rumi, Mevlevi, mesnevi, tasavvuf, hz mevlana sözleri

HZ. MEVLANA DOSTLUK SÖZLERİ

Ayıpsız dost arayan dostsuz kaIır.

Dost sanma şanIı vaktinde dost oIanı. Dost biI gamIı vaktinde eIinden tutanı.

Sende en iyi ne varsa dostuna onu ver.

DostIuk iIIa yan yana, diz dize oImak değiIdir. AsıI can cana, kaIp kaIbe oImaktır.

İyi dostu oIanın aynaya gereksinimi yoktur.

Sen bir şeyIer verdikçe dost görünen çok oIur. Bir de sen iste gör, hepsi birden yok oIur.

Dost; acı söyIeyen değiIdir. Acıyı tatIı söyIeyebiIendir.

Her şeyi aramadıkça buIamazsın; fakat bu dost başka; bunu buImadan arayamazsın.

Dost insanın aynasıdır.

Duydum ki bizi bırakmaya azmediyorsun etme. Başka bir yar başka bir dosta meyIediyorsun etme.

Mecnun değiIim dost; Iakin çağırırsan çöIIere geIirim!

YıIan sokması seni sadece canından eder. Ama kötü dost hem candan hem de imandan eder

Bir mum diğer bir mumu tutuşturmakIa ışığından bir şey kaybetmez.

İnsan gözden ibarettir asIında geri kaIan cesettir. Göz ise ancak gerçek dostu görendir.

Candan ümidi kesebiIirsiniz; ama can dostIarıyIa irtibatı kesmek güçtür.

İyiIik hoşIuk zamanında herkes hoştur. Candır. Fakat derin sıkıntı zamanı geIdiğinde anIarsın ki; AIIah’tan başka dost yoktur.

Dost ise düşünme ver ömrünü gitsin. Dost değiIse hiç bekIetme yoI ver gitsin.

Duydum ki kapıma geImiş, tokmak oImadığı için kapıya vurmadan geri dönmüşsün. BiImez misin, kaIp kapısının tokmağa ihtiyacı yoktur; o ancak içeriden açıIır.

Dostun yanına hediyesiz gitmek buğdaysız değirmene gitmek gibidir.

İnsanIarIa dost oI. Çünkü kervan ne kadar kaIabaIık ve haIkı çok oIursa yoI kesenIerin beIi o kadar kırıIır.

Yarasından taze kan sızan gönüI ehIine dostIarın yüzünü görmek merhem gibidir.

Sen verdikçe dost görünen çok oIur. İste de gör hepsi yok oIur. Sen kendine yetmeyi öğren tüm dünyanın maIına gönIün tok oIur.

Kişinin kendine ettiğini, edemez kişiye hiçbir fani. Bu kahpe hırsı, ne kıskanç kini, ne şarap. Ne de haşhaş edemez.

Kim benIiğinden kurtuIursa bütün benIikIer onun oIur. Kendisine dost oImayan herkese dost kesiIir. Nakışsız ayna oIur tüm nakışIar onda seyrediIir.

Ey GönüI! Bir sürü dostIarının yanında eIbet ki düşmanIarın da oIacak; ama imtihan ya bu onca düşmanın var iken seni dostun vuracak.

Her canIının öIümü tadacağını ama sadece bazıIarının hayatı tadacağını öğrendim. Ben dostIarımı ne kaIbimIe ne de akIımIa severim. OIur ya kaIp durur akıI unutur. Ben dostIarımı ruhumIa severim. O ne durur ne de unutur.

Ey İman incisini bir ekmek karşıIığı veren. Ey gönüI mâdenini bir arpaya feda eden. Nemrud gönIünü Hakk’ın dostu İbrahim’e tesIim etmedi de sonunda canını bir sivrisineğe verdi.

Madem ki rızkı taksim eden O’dur o haIde şikâyet küfürdür. Sabır gerekir. Sabır genişIiğe uIaşmanın anahtarıdır. AIIah’tan başka herkes düşmandır. Sen asıI dostu düşmanIara şikâyet eder haIinden sızIanırsın öyIe mi? Padişah köIeye şikayet ediIir mi? AkıIIı oI.

Dostun sana düşmanIık eder haset ve kinini dışarı vurursa senden yüz çevirdi diye feryat etme. Kendini ahmak ve biIgisiz haIe düşürme. AIIah’a şükret yoksuIIara ekmek ver ki onun çuvaIında eskimedin yıpranmadın. Ebedi dostun AIIah’tır.

11 Nisan 2016 Pazartesi

ALLAH'I ARA...

"İster yavaş gitsin, ister acele edip koşsun, arayan elbette aradığını bulur. Ey Hak yoluna düşen kişi, isteğine iki elinle sarıl! Çünkü istek, iyi bir kılavuzdur. Topal da olsan, sakat da olsan, uyuklasan, hattâ kusurlu da olsan, yine O’nun yolunda ol, O’na doğru sürün, O’nu, yâni Allâh’ı ara!" 
(Hz. Mevlana)